"onu öldüreceğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيقتلها
        
    • سيقتله
        
    • ستقتله
        
    • أن يقتله
        
    • سوف يقتله
        
    Eski eşinin, onun tüm parasını almak istediğini söyledi ve Onu öldüreceğini söyledi. Open Subtitles و أن زوجته السابقةكانت تحاول الحصول على كل نقوده و أنه كان سيقتلها
    Gerçeği bilse Onu öldüreceğini adı gibi biliyor. Open Subtitles إنها تعلم أنّ والدنا سيقتلها لو علم بماهيتها.
    Trityumu ona verirsek, Zola'yı serbest bırakacağını başarısız olur veya polise gidersek Onu öldüreceğini söyledi. Open Subtitles لقد قال إن سلمناه هذا التريتيوم سيطلق سراحها لكن إن فشلنا أو حاولنا طلب مساعدة الشرطة فإنه سيقتلها
    Çocuk sürekli ağlıyordu ve Bay Baek, eğer 5 dakika içinde susmazsa, Onu öldüreceğini söyledi. Open Subtitles إستمر الولد بالبكاء والسيد بييك قال بأنه سيقتله لو لم يتوقف في غضون 5 دقائق
    Lanet olsun, evet! Onu öldüreceğini biliyorsun. Open Subtitles نعم , أنت محقة . سيقتله و أنتِ تعرفين هذا
    Kono, bu adam eğer konuşursa Yakuza'nın Onu öldüreceğini biliyor. Open Subtitles كونو هذا الرجل يعلم ان الياكوزا ستقتله اذا تكلم معنا
    Birilerinin Onu öldüreceğini mi düşünüyorsunuz? Open Subtitles أأنتَ قلقٌ من أن يقتله أحدهم ؟
    Onu kurtarmaya çalışırsam Onu öldüreceğini söyledi. Open Subtitles و قدْ قال إنّه سيقتلها إنْ جرتْ أيّة محاولةٍ لإنقاذها
    Onu öldüreceğini söyleyen adamdan kaçıyordu. Open Subtitles لقد إبتعدت عن الرجل الذي قال بأنهُ سيقتلها.
    Sevgilisine bıçak dayamış ve ondan ayrılırsa Onu öldüreceğini söylemiş. Open Subtitles لقد رفع سكيناً على صديقته و قال أنه سيقتلها إذا تركته
    Onu öldüreceğini söyleyen adamdan kaçıyordu. Open Subtitles لقد إبتعدت عن الرجل الذي قال بأنهُ سيقتلها.
    Bir şey yapacak. Onu öldüreceğini söyledi. Open Subtitles هو سيفعل شئ هو قال بانه سيقتلها
    Onu öldüreceğini söyledi. Ona inanmadım. Open Subtitles هو أخبرنى بأنه سيقتلها ، و لم أصدقه.
    Fasulye torbası silahının Onu öldüreceğini bilemezdin. Open Subtitles لم يكْن لديكِ أيّ فكرة بأنّ مسدس حبة الفول خاصتك سيقتله
    Babamı kaçırdı ve saat 5'e kadar burayı çizmezsem Onu öldüreceğini söyledi. Open Subtitles أمسك بوالدي وأخبرني إن لم أرسم هذا المكان بحلول الساعة الخامسة، كان سيقتله
    Tanrım. Yemin ederim Onu öldüreceğini bilmiyordum. Open Subtitles ياللهول، ياللهول أقسم بالله، لم أكن أعلم أنّه سيقتله
    Giderek daha fazla paranoyak olmuştu ve oradan asla canlı çıkamayacağını birinin Onu öldüreceğini söylüyordu. Open Subtitles مافتئ يزداد ارتياباً فارتياب ، و كان يقول أنّه لن يخرج من هناك حيّاً . بأنّ شخصاً سيقتله
    Jason hakkında öyle demiştin, değil mi, Onu öldüreceğini yani? Open Subtitles اهذا ما وعدتني بخصوص جيسون اليس كذلك ؟ لقد قلت بأنك ستقتله
    Eğer geri aramazsa Onu öldüreceğini ve aramalarının böyle geçiştirilemeyeceğini söylemiş. Open Subtitles قالت أنّها ستقتله إذا لمْ يُعاود الإتّصال بها. قالت أنّها لن تسمح بأن يتم تجاهلها.
    Tam ben içeri girmeden önce kalp krizi geçirdi geçen ay bir kriz daha geçirmiş annem, gerçeğin Onu öldüreceğini düşünüyor. Open Subtitles أبي أٌصيب بـ نوبة قلبيّة قبل أن أغادر، وأصيب بـ نوبة أخرى الشهر الماضي، وأمي تعتقد أن الحقيقة ستقتله.
    JT, Clay'in Onu öldüreceğini tahmin etmiş. Open Subtitles (توقع (جي تي) أن يقتله (كلاي
    Cihazı yerleştirmezse, Onu öldüreceğini söylemiş. Open Subtitles أخبره إذا لم يضع جهاز التنصت، سوف يقتله.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more