"onu öldürmemiz" - Translation from Turkish to Arabic

• أن نقتله
• نقتلها
• علينا قتلها

Suikast demek... Silahsızken boş bir anında Onu öldürmemiz, değil mi?
الاغتيال يعني أن نقتله خلال أوقاته الخاصة عندما لا يكون مسلحاً

Eğer tekrar canlanmışsa, Onu öldürmemiz gerek.
لو أنها جثة عادت للحياة , علينا أن نقتله

Şansımız varken Onu öldürmemiz gerektiğini söylemiştim.
لقد قلتُ لك أننا كان يجب أن نقتله عندما كانت لدينا الفرصة

Ama bunu yapmak için, Onu öldürmemiz gerek.
لكن إذا فعلنا ذلك سيكون لزاما علينا أن نقتلها لكي نحصل على عصا المِكنَسة

Arkasında cesetler bırakıyor dostum Onu öldürmemiz gerekiyor.
إنها تقتل يا رجل، وهذا معناه أنه يجب أن نقتلها

Arkasında cesetler bırakıyor yani bizim de Onu öldürmemiz gerek.
إنها تُخلّف القتلى يا رجل، وهذا يعني أن علينا قتلها.

Asıl Onu öldürmemiz gerek. Diğeri sadece yüksek sesli bir şırfıntı.
إنه من يجب أن نقتله إنها مجرد عاهرة بصوت مرتفع

Onu öldürmemiz gerektiğini düşündüğünü biliyorum.
أعلم أنك تفكر أننا يجب أن نقتله

Onu öldürmemiz gerektiğini göstermez bu.
هذا لا يعني أن علينا أن نقتله

Başka bir deyişle Onu öldürmemiz gerekiyor!
بمعنى آخر علينا أن نقتله!

- Onu öldürmemiz lazım!
! يجب علينا أن نقتله - ...حقاً -

Kit Onu öldürmemiz gerek. - Ne?
يجب أن نقتله - ماذا؟

- Onu öldürmemiz gerekecek.
-كان علينا أن نقتله

İşte bu yüzden Onu öldürmemiz lazım.
لهذا يجب أن نقتله!

- Onu öldürmemiz gerek!
- يجب أن نقتله !

Onu öldürmemiz ya da yanımıza almamız gerekiyor.
إن تم القبض عليها سنضيع كلنا إما أن نقتلها أو نأخذها معنا

sonra da ilacın etkisi geçmeden Onu öldürmemiz lazım.
ثم يجب أن نقتلها قبل أن يزول الشلل

Cotton, Onu öldürmemiz lazım. Hayır.
لابُد أن نقتلها

Peki o zaman Onu öldürmemiz gerek.
حسناً، إذاً يجب أن نقتلها

Onu öldürmemiz gerektiğini söylemiştim. Her ikisinide.
قلت لكم انه علينا قتلها في حينها كلاهما

Sana, Onu öldürmemiz gerektiğini söylemiştim.
لقد أخبرتك كان ينبغي علينا قتلها.