Ama güvertesinin ortasında kocaman bir delik var, ve ve Onu arayan bir gurup adam var. | Open Subtitles | إنه قارب جميل بفتحة كبيرة في أرضيته ومجموعة من الرجال المسلحة يبحثون عنه |
Onu arayan birçok kişi vardı. | Open Subtitles | الكثير من الناس كانوا يبحثون عنه كان بأمكاني بيع المعلومة |
Kayıp ilanı varsa, Onu arayan birileri de vardır. | Open Subtitles | ..إن كان هناك تقرير عن شخص مفقود فلا بد أن أحدهم يبحث عنه |
O bir beyin cerrahı; Onu arayan herkes işlerinin çok önemli olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | إنه جراح دماغ. والجميع يبحث عنه ويظنون أن الأمر مهم جدا. |
Ayrıca Onu arayan şu ikisini gördünüz mü? | Open Subtitles | بالمناسبة ، هل رأيتم الأثنان الذين يبحثون عنها ؟ |
Onu arayan başka ajanlarımız da vardı ama gizlice İtalya'ya kaçmış. | Open Subtitles | لدينا عملاء آخرين للبحث عنه ولكنه تمكن من الهروب الى ايطاليا |
Zaman vardı. Birileri onu arıyor olsaydı, yeterli zamanları vardı. Ama kimse yoktu Onu arayan. | Open Subtitles | .كانت هناك وقت ليبحث عنها أحد .لم يكن يبحث عنها أحد |
Sizinle buluşacaktı ama Onu arayan çok fazla insan vardı... | Open Subtitles | أراد ان يلتقي بكم ولكن كان هناك الكثير من الناس يبحثون عنه |
Onu arayan insanlar olabilir. | Open Subtitles | قد يكون هناك أناس آخرون يبحثون عنه الآن |
Onu arayan adamlar en iyisi. | Open Subtitles | ،الرجال الذين يبحثون عنه هم الأفضل |
Onu arayan birkaç tanıdığım da var. | Open Subtitles | هناك بعض الشباب يبحثون عنه أيضاً |
Onu arayan polislerimiz ve gönüllülerimiz var. | Open Subtitles | لدينا رجال شرطة ومتطوعين يبحثون عنه |
Onu arayan adamlar da babama Kyle demişti. | Open Subtitles | (الرجال الذين كانوا يبحثون عنه لقتله، نادوه بـ(كايل |
Adı yok, sahibi yok ve Onu arayan hiç kimse yok. | Open Subtitles | ليس به عنوان وليس له مالك لا أحد يبحث عنه |
"Belki birkaç yıldır kayıp olabilir, mutlaka Onu arayan biri vardır." | Open Subtitles | انه ربما كان مفقوداً عدة سنوات ولابد من احد ما يبحث عنه |
Onu arayan üçüncü kişisin. Millete söyleyip duruyorum. | Open Subtitles | أنتِ الشخص الثالث الذي يبحث عنه أستمر في إخبار الناس |
Bugünden sonra Onu arayan bir ordumuz olacak. | Open Subtitles | بعد اليوم، سيكون لدينا جيش يبحث عنه. |
Onu arayan insanlar var dışarda. Önce onu bulman gerekiyordu. | Open Subtitles | لدي أشخاص يبحثون عنها يجب أن أجدها أولاً |
Zaten şu anda Onu arayan adamlarımız olduğunu biliyor. | Open Subtitles | إنه يعلم أن لدينا عملاء بالخارج يبحثون عنها بالوقت الحالى |
Biliyorum. Onu arayan devriyeler var. | Open Subtitles | .ادري ذلك, لدي دوريات في الخارج للبحث عنه |
Onu arayan birisi olsun isterdin. | Open Subtitles | كنت لتريد شخصا ما هناك للبحث عنه |
Onu arayan birileri olmalı. | Open Subtitles | أحدهم ربما يبحث عنها ، أليس كذلك؟ |
Onu arayan tek biz değilmişiz gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو إننا لسنا الوحيدين الذين نبحث عنه |