| İnşaat temizlik ekibinden biri, bu sabah saat 10:00 gibi onu bulmuş. | Open Subtitles | أحد أعضاء طاقم الهدم وجده هذا الصباح عند الساعة العاشرة تقريبا |
| Bir bilim insanı onu bulmuş olabileceğini düşünüyor, hepimizin içinde gizlenirken. | Open Subtitles | أحد العلماء يظن أنه قد وجده, يختبئ داخلنا جميعا. |
| İlk taşındığımızda çocuklar onu bulmuş. | Open Subtitles | لقد وجده الأولاد اول ما انتقلنا |
| Ama bir gün, şeytan kral ve adamları onu bulmuş ve geri götürmüşler. | Open Subtitles | لكن في يوم وجدها الملك ورجاله وأخذوها بعيداً. |
| Onu öldürmüş olduğu için değil de onu bulmuş olduğu için. | Open Subtitles | ليس بسبب انه قتلها ,ولكن بسبب انه وجدها مقتولة. |
| Yarısı masanın altında, demek ki saklanmaya çalışmış ve şüpheli onu bulmuş. | Open Subtitles | مما يعنى انها حاولت الاختفاء و القاتل وجدها |
| Başka bir ayyaş onu bulmuş. Beni karakoldan çağırdı. | Open Subtitles | مخمورٌ آخر عثر عليه وأتى إليّ |
| Güvenlik onu bulmuş. Onu binadan çıkartıyorlar. | Open Subtitles | لقد وجده الأمن لقد أمسكوا به في المبني |
| Claus onu bulmuş ama başları belaya girmiş. | Open Subtitles | كلاس وجده , لكنهم تعرضوا لبعض المشاكل |
| Ama küçük kuzu? onu bulmuş mu? | Open Subtitles | لكن ماذا عن الخروف الصغير هل وجده ؟ |
| Albini onu bulmuş ve tek başına yakalamaya çalışmış olabilir. | Open Subtitles | لا بد أن"ألبيني"وجده وحاول إمساكه بنفسه. |
| Albini onu bulmuş ve tek başına yakalamaya çalışmış olabilir. | Open Subtitles | لا بد أن"ألبيني"وجده وحاول إمساكه بنفسه. |
| Neyse ki ev sahibi onu bulmuş. | Open Subtitles | ولحسن الحظ وجده صاحب الأرض |
| Auggie onu bulmuş ve telgraf ofisine getirdi. | Open Subtitles | أوغي) وجده وأوصله إلى مكتب البريد المستعجل) |
| Laboratuvardan döndüğünde onu bulmuş. | Open Subtitles | لقد وجدها حينما عاد من المختبر.. سكتة قلبية. |
| Ormanda onu bulmuş da alırsa kızıp kızmayacağımı merak ediyormuş. | Open Subtitles | و , اه000 لقد وجدها في الغابات ويريد ان يعرف اذا كان لا بأس ان يأخذها هل تتابع حديثي ؟ |
| Eğer bir şey bıraktığın yerde değilse birisi onu bulmuş ve sana elden teslim etmek istiyordur. | Open Subtitles | انها تماما اين تركته اذا لم تجده ذلك بسبب ان شخص ما وجدها واراد ان يوصلها الى المنزل |
| Tabii o lahiti açmayı başaramadan katil onu bulmuş. | Open Subtitles | إلاّ أنّ القاتل وجدها قبل أن تقدر على فتح التابوت. |
| Kapıcı sabah saat 06.00 dan önce onu bulmuş. | Open Subtitles | بوّاب وجدها في حوالي الساعة السادسة صباح اليوم. |
| onu bulmuş olmalı ve oraya onu koyanın sen olduğunu da biliyordur. | Open Subtitles | لابد أنه وجدها ويعلم بالتأكيد أنكِ وضعتيها هناك |
| İki çocuk onu bulmuş. | Open Subtitles | طفلين عثر عليه. |