Ve hepimiz onun etrafında toplandık yatağının yanında bi mum vardı. | Open Subtitles | وكنا قد تجمعنا جميعا حوله وكانت هناك تلك الشمعة بجانب سريره |
Eğer onu görüyorsam onun etrafında da yürüyebilirim değil mi? | TED | أنا حقا أستطيع المشي حوله عندما أراه، نعم؟ |
Bir grup Iraklı çocuk grubuyduk, o bizim neşemizdi, disneyland gibi, herkes onun etrafında toplanırdı. | Open Subtitles | كان هناك تلك المجموعة من أطفال العراق التي اعتادت استخدامه كدابّة كما في ديزني لاند تعلمين,كانوايتجمهرون حوله |
Julie, evinde, işyerinde ve okulunda bu çevresel çözümleri uygulayabileceği için, bu çözümler onun etrafında yaşayan herkesi etkileyecektir. | TED | لأن هذه الحلول البيئية التي يمكن أن تتخذها جولي في منزلها و مكان عملها و مدرستها .تؤثر على كل من يعيش حولها |
Bir sohbete dalabiliriz ve ben onun etrafında bir hikaye oluşturabilirim. böylece nerede olduğumuzu ve nereye gittiğimizi ve bu sohbete nasıl katkıda bulunabileceğimi bilirim. | TED | نستطيع ان نجري حوارات, نستطيع ان نبني قصة حولها فانا اعرف اين كنا و اين سنذهب و كيف اشارك في هذا الحوار |
Kampı onun etrafında kurdular ama meşe ağacına dokunmadılar. | Open Subtitles | لقد أقاموا المعسكر من حولها ولم يجتثّوها توقيرًا لها. |
Ve onun etrafında olmak bana iyi geliyor | Open Subtitles | وانا أشعر بأنني على طبيعتي عندما أكون بجواره |
Hayır, sadece demek istediğim, yaptığı işte çok iyi sanki onun etrafında olursam çok şey öğrenecekmişim gibi hissediyorum. | Open Subtitles | لا، إنما هو رائع في عمله وهذا يشعرني بأنني أتعلم بمجرد كوني حوله |
Elimizde bu House rolü vardı, bütün roller onun etrafında şekilleniyor ve çok fazla muhatap olunuyordu, bu yüzden gerçekten bu karakteri çok çok iyi seçmeliydik yoksa dizi işe yaramaz dı. | Open Subtitles | لدينا ذلك الدور لـ هاوس و الذي يدور حوله كل دور و لديه الكثير من التفاعل مع تلك الشخصية |
- Louis. Onunla her zaman berabersiniz. İşiniz onun etrafında dönüyor. | Open Subtitles | أنت مَعه دائماً عملكَ يَدُورُ حوله حياتكَ تَدُورُ حوله |
Svaşlarda yokolan tanklar onun etrafında | Open Subtitles | من حوله كل الدبابات التي قتلت في المعارك |
Colby doğmadan önce tamamen bencil bir insandım ama artık dünya onun etrafında dönüyor. | Open Subtitles | كل ما أعلمه ، أنني كنت لا أهتم إلا بنفسي قبل أن احظى بــ كولبي والآن كل شيء يدور حوله |
Gecenin yaratıklarına bakınıyordu işte bu yüzden onun etrafında gündüz yüzüklerimizi takarak kendimizi güvende hissettik. | Open Subtitles | كان يبحث عن مخلوقات الليل ولذلك شعرنا بأمان تام حوله مرتدين خواتم الوقاية من ضوء النهار |
Böyle zamanlarda aile fertleri onun etrafında çok dikkatli davranırdı. | Open Subtitles | بقية الأسرة كانوا جميعا حذرين جدا حوله في مثل هذه الأوقات. |
onun etrafında dolanmanı istemiyorum ve ona dev kutularda bir şeyler yollamayı bırakmanı istiyorum. | Open Subtitles | اريدك أن تتوقف عن التسكع حولها و أريدك أن تتوقف عن إرسال صناديق عملاقة مملؤة بأشياء. |
Kepler, Tanrı'nın simgesi olan Güneş'in ürettiği bir gücün gezegenleri onun etrafında döndürdüğüne emindi. | Open Subtitles | كان كبلر يعتقد أن الشمس رمز الآلهة لديها قوة تتمكن من دفع الكواكب حولها |
Fon zengini çocuk.., ...dünyanın onun etrafında dönmediğini fark eder. | Open Subtitles | لدي القصة فعلا فتاة غنية صاحبة وديعة إئتمانية اكتشفت أن العالم لا يدور حولها |
Ama onun tanık sandalyesinde oturması bile halkı onun etrafında ve bu gençlerin karşısında topladı. | Open Subtitles | و لكن حقيقة وجودها على منصة الشهود جعل الرأي العام يندفع حولها و ضد هؤلاء الفتيان |
Sen onun etrafında olsun , siz kaybedersiniz açıkça düşünmek içinyeteneği. | Open Subtitles | عندما تكونين حولها تفقدين القدرة على التفكير |
Benim sadece temiz bir götüm yok. onun etrafında memnun etmen gereken bir adam da var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الرجال حولها ، عليك شراء رجاء |
Ama içinizde korumak istediğiniz bir şey varsa onun etrafında olmak istemeyebilirsiniz. | Open Subtitles | لكن إذا كان هناك شيء ما بداخلك ترغب بأن تحميه, قد لا تتواجد بجواره مرة أخرى |