"onun yatağında" - Translation from Turkish to Arabic

    • في سريرها
        
    • في فراشه
        
    • على سريره
        
    • على سريرها
        
    onun yatağında yarı çıplak uyandım, ve gömleğimdekide onun kanı. Open Subtitles لقد استيقظت نصف عار في سريرها وربما هذا دمها الذي على قميصي
    Ve bir şekilde kendimi onun yatağında buldum. Open Subtitles وبطريقة ما، وجدت نفسي في سريرها
    onun yatağında uyandım. Open Subtitles إستيقظت في سريرها
    - Hadi ama. Kaybolmadan önceki gece, onun yatağında iki kişi uyudu ve eminim onlardan birisi sendin. Open Subtitles الليلة التي سبقت إختفائة ، إثنان ناما في فراشه وأراهن أن أحدهم هو أنتِ
    Phillip'i gerçekten seviyorum ama onun yatağında yatmamalıyım. Open Subtitles أحب فيليب لكن ليس من الائق النوم على سريره
    Ona musallat olmuşsun, tehdit etmişsin... onun yatağında intihara kalkışmışsın, sonunda da akıI hastanesine yatırıImışsın. Open Subtitles وبدأت بمطاردتها وتهديدها وحاولت الإنتحار على سريرها ، وقد تمّ إرسالك إلى المصحة
    Julia'la ben küçükken, eve döndüğü zamanlar onun yatağında hep birlikte uyumamızı isterdi. Open Subtitles عندما (جوليا) وأنا كنا صغاراً، وهي تعود من جولتها هي تريد أنّ تنام في سريرها.
    - Ciddi misin? - onun yatağında yatmak istemiyorum. Open Subtitles حقاً - اجل، لم اود النوم في سريرها -
    - Bousche onun yatağında yatıyor. Open Subtitles - الـ(بوش) ينام في سريرها - الـ... ماذا؟
    Ve sonra sen onun yatağında uyandın. Open Subtitles -ثم ... . -إستيقظت في سريرها
    onun yatağında onunla yatıp penisini destek yastığı olarak kullanmayacağını gerçekten düşünüyor musun? Open Subtitles تظنّين حقًا أنّه يُمكنك النّوم في فراشه معه، ولا تستعملين قضيبه كوسادة؟
    Daha sonra uyandığımda, onun yatağında, çıplak bir şekilde yüzükoyun uzanmıştım. Open Subtitles عندما... استيقظتُ كنتُ في فراشه وجهي إلى الأسفل، عارية
    Şimdi hemen onun yatağında sevişelim. Open Subtitles دعونا يمارسون الجنس على سريره الحق الآن.
    "Erkeklerin geleceğini şekillendirmesine izin verme, kız gücü" gazın olmasaydı kendimi asla onun yatağında bulmazdım! Open Subtitles لم يكن هذا ليحدث لولا تعصبكِ وكلامكِ عن عدم جعل الرجال يتحكمون فى مستقبلكِ، -لم يكن لينتهى بيّ الحال على سريره

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more