İki ay tanıdıktan sonra, onunla evlenmeye karar verdi. | Open Subtitles | بعد أسبوعين من معرفته توافق على الزواج به |
Lana'yı onunla evlenmeye zorlamam gerekti. | Open Subtitles | كان لا بد أن أجبر(لانا)على الزواج به |
Lana'yı onunla evlenmeye zorlamam gerekti. | Open Subtitles | كان لا بد أن أجبر(لانا)على الزواج به |
Hayatım beni terkedip onunla... evlenmeye karar verdiğin gün bitti. | Open Subtitles | اليوم الذي تركتني فيه وقررت الزواج منها انه ليس خطئهما |
Boşanma dilekçesi verecekmiş ve kardeşim de onunla evlenmeye karar vermiş. | Open Subtitles | إنها تطلب الطلاق وهو عازم على الزواج منها. يا للهول. |
onunla evlenmeye kararlı. | Open Subtitles | إنه مصمم على الزواج منها |
Bay Summers, bir kız ve onunla evlenmeye niyeti olan bir adam olduğunu farzedin. | Open Subtitles | (مستر (سامرز افترض وجود فتاة وشاب يريد الزواج منها |