Naziler, işledikleri suçun kanıtlarını ortadan kaldırmak için ölüm operasyonlarının merkezi olan bu koca evi havaya uçurdular. | Open Subtitles | النازيون نسفوا منزلاً كبيراً والذى أصبح مركز مركز عمليات القتل لكي يخفوا دليل جريمتهم |
Uyuşturucu operasyonlarının sürdürdükleri iki binanın sahibi | Open Subtitles | يملك كِلا المبنيين حيث يديرون بها عمليات تجارة مخدراتهم |
Böylesi bir ormanda özel güçlerin operasyonlarının... detaylarını öğren. | Open Subtitles | معرفة تفاصيل عمليات القوات الخاصة الحقيقية في الغابة من هذا النوع |
Kandırılmadan önce onaylı CIA operasyonlarının parçası olmuş olurdu. | Open Subtitles | وقالت إنها كانت جزءا من عمليات وكالة المخابرات المركزية عقوبات |
operasyonlarının merkezi . Kıbrıs'dı | Open Subtitles | -ولدرجة أكبر من إراقة الدماء قاعدته مِنْ العملياتِ كَانتْ قبرص. |
Kayıpların artması üzerine savaş kabinesi, eldeki kuvveti korumak adına, bombalama operasyonlarının kısıtlanmasını emretti. | Open Subtitles | ...أمام الخسائر المتناميه أمـر مجلس الحرب هيئة قيـادة... ...القاذفات بأيقاف عمليات القصف |
Orta Doğu gizli operasyonlarının başında. | Open Subtitles | تدير عمليات سرية في الشرق الأوسط |
Bir sonraki bölüme bakalım, Starkwood saha operasyonlarının senato gözetimini... ilgilendiren bölüme. | Open Subtitles | والذي يتعلق بإشراف مجلس الشيوخ على عمليات "ستاركوود" الميدانية |
Orta Doğu'daki en büyük paralı asker operasyonlarının sahibi. | Open Subtitles | يدير أكبر عمليات عسكرية خاصة "فى "الشرق الأوسط |
Ben de bunu Barbie bebeklerden yaptım, geriden baktığınızda çiçek motiflerini göreceksiniz, tamamen baktığınızda da, 32,000 Barbie bebek göreceksiniz, bu da ABD'de her ay gerçekleşmekte olan göğüs büyütme operasyonlarının sayısı. | TED | لذلك عملت هذه اللوحة من دمى باربي، و كلما تراجعتم للخلف ترون نوع من النقشة النباتية، وكلما تراجعتم للخلف تماماً، ترون 32,000 دمية باربي، جميعها ترمز إلى عدد عمليات تكبير الصدر التي تتم في الولايات المتحدة كل شهر. |
Alınan istihbarata göre Sark'ın Mutabakat'ın Kuzey Amerika operasyonlarının başına getirildiğini biliyoruz. | Open Subtitles | بالإعتماد مؤخراً علي الإستخبارات نعرف أن (سارك) كان سيقود عمليات (الكوفنانت) في الشمال |
Alınan istihbarata göre Sark'ın Mutabakat'ın Kuzey Amerika operasyonlarının başına getirildiğini biliyoruz. | Open Subtitles | بالإعتماد مؤخراً علي الإستخبارات نعرف أن (سارك) كان سيقود عمليات (الكوفنانت) في الشمال |
Polis, Joaquin Aguilar adındaki bir adamın Robles... şebekesinin doğu kıyısındaki operasyonlarının başı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الشرطة تظن بأن رجلاً (يدعى (خواكين أغويلار يترأس قسم عمليات عصابة .الـ"روبلز" للمخدرات بالساحل الشرقي |
SSR Los Angeles operasyonlarının yönetimini ben devralacağım. | Open Subtitles | سأتولي عمليات (الامن القومى) (بلوس انجلوس) في المستقبل القريب |
Pekâlâ, kadında Fausto'nun tüm para operasyonlarının saklandığı yerlerin bir listesi var. | Open Subtitles | حسنٌ، انظري، إنّ بحوزتها خارطة الطريق لكلّ عملية من عمليات (فوستو) المالية... حيث يخفي كلّ شيء |
operasyonlarının merkezi Kıbrıs'tı. | Open Subtitles | قاعدته مِنْ العملياتِ كَانتْ قبرص. |