O tura katıldığımda otelin şarap portfoyünde Opus One şarabı da mevcuttu ki bu beni çok memnun etti. | TED | وكان يحتوي على نبيذ "أوبس ون" أثناء جولتي . |
Bu Opus Dei'den önemli bir Piskoposun ricası. | Open Subtitles | هذا طلب من أسقف ذون شأن كبير فى (أوبس دى) |
Opus Dei bir Vatikan piskoposluğudur. | Open Subtitles | (أوبس دى)هى جماعة الأسقافه للـ (الفاتيكان) |
Korkma, Opus. | Open Subtitles | لاتقلق اوبس |
Opus ve Ben... | Open Subtitles | اوبس وانا ... |
Opus için bakıcıya ihtiyacım var. | Open Subtitles | اممم احتاج لجليسه لـ اوبيس |
Korkacak bir şey yok, Opus. | Open Subtitles | ليس هناك ماتخاف منه اوبيس |
Bir çokları Opus Dei'yi "beyin yıkama mezhebi" olarak isimlendiriyor. | Open Subtitles | (العديد يعتبرون أن (أوبوس داي طائفة تستعمل طريقة غسل الدماغ |
Tek bir yanlış adım, Price-Cheney-Pitkin yerine Opus'u, Toddlers Tiaras'ta havuz temizleyiciliğine götürebilir. | Open Subtitles | أريدكم ان تفهمو انا الاحتمالات هي من 100 إلى 1 زله واحده وبدلآ من الذهاب إلى برايس تيشني بيتكن أوبيس قد ينتهي به العمل على العمود |
Değiş tokuş için bir Opus Dei konuk evini seçtim. | Open Subtitles | لقد إخترت مسكن للـ (أوبس دى)للقيام بالمقايضه |
Değiş tokuş yapmak için, Opus Dei'nin bir konukevini seçmiş. | Open Subtitles | لقد إختار مسكن للـ (أوبس دى)للقيام بالمقايضه |
Vatikan değil Opus Dei'de değil, fakat biz bir savaşın ortasındayız. | Open Subtitles | وليس الـ (أوبس دى) نحن فى غمار حرب |
Fache, Opus Dei mensubu. | Open Subtitles | (فاشيه)من الـ (أوبس دى) |
Opus Dei üyesi olduğumu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم إنى من الـ (أوبس دى)؟ |
"Opus Caementicium" (Roma Betonu: | Open Subtitles | "أوبوس سيمينتتيزيوم" "معنى ذلك: إسمنت روماني مكون من الكلس، الشّحم ، الرّمل والماء" |
Opus 6 aylık bir çocuğun beyin gelişimine sahip. | Open Subtitles | أوبيس لديه نمو عقل طفل عمره 6شهور |