"orada yalnız" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك لوحده
        
    • هناك لوحدها
        
    • وحيدة هناك
        
    • هناك لوحدك
        
    • هناك وحده
        
    • وحدي هناك
        
    orada yalnız başına ölmesine izin verirsem annesi beni asla affetmez. Open Subtitles لن تسامحني أمّه إن تركته يموت هناك لوحده.
    - Doğu kanadındaki mutfakta çalışmıştı. Temizlik görevi için orada yalnız başınaydı. Open Subtitles قد إشتغل في المطبخ في الجناح الشرقي كان هناك لوحده يؤدي أعمال النظافة
    Onu kenara götüreceğim. Onu orada yalnız bırakacağım. Open Subtitles سأقودها فوق الأسوار وأتركها هناك لوحدها
    Ama Priya, orada yalnız olacaksın. Open Subtitles لكن يا بريا, ستكونين وحيدة هناك
    orada yalnız kalacağın fikrine tahammül edemiyorum. Hadi. Open Subtitles لا أتحمل التفكير فيك و أنت هناك لوحدك
    Bu çocuğun orada yalnız olmasına imkan yok. Open Subtitles لا يمكن أن يكون الطفل هناك وحده
    Görmedim ama orada yalnız olmayabilirim. Open Subtitles لم ارى احدا لكن ربما لك اكن وحدي هناك
    orada yalnız başınaydı. Yapacak bir işi yoktu. Open Subtitles كان هناك لوحده و لا شيء لديه ليقوم به
    orada yalnız başına kalacak. Open Subtitles سوف يكون هناك لوحده
    Olmaz, orada yalnız başına. Open Subtitles لا , هو في الخارج هناك لوحده
    Onu orada yalnız bırakamazdım. Open Subtitles لم أستطع تركه هناك لوحده.
    Darren, büyükbabanı orada yalnız bırakamayız. Open Subtitles دارين) لا يمككنا ترك جدك) هناك لوحده
    Acele etmeliyiz. Sylvia'nın orada yalnız kalmasını istemiyorum. Open Subtitles علينا أن نسرع لا أريد أن تجلس (سيلفيا) هناك لوحدها
    Fi'nin orada yalnız başına rehine aramasından geriliyorum. Open Subtitles أنا فقط أكره وجود (في) هناك لوحدها تبحث عن الرهينة بنفسها
    Onu orada yalnız bırakmak istemedim. Open Subtitles لم أرد أن أتركها هناك لوحدها
    orada yalnız kalmıyorsunuz, değil mi? Open Subtitles هل أنت وحيدة هناك ؟
    orada yalnız olurdun. Open Subtitles حسناً, ستكونين وحيدة هناك
    orada yalnız kalırsın. Open Subtitles حسناً, ستكونين وحيدة هناك
    orada yalnız mıydın yoksa yoldaşlarınla birlikte miydin? Open Subtitles نحن لسنا مختلفين - ما يهمني هو هل كنت هناك لوحدك -
    - orada yalnız olmak zorunda değilsin? Open Subtitles -لست مضطر ان تذهب الى هناك لوحدك
    Bir hafta boyunca orada yalnız kaldı. Open Subtitles كان هناك وحده لأسبوع
    orada yalnız değildim ki. Open Subtitles حسناً، لم أكن وحدي هناك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more