"oradaydı ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك و
        
    • لقد كان هناك
        
    • هناك ثم
        
    Yıllar yeni katmanlar ekledi ama o hala oradaydı ve kendinize zarar vermenize sebep oldu. Open Subtitles لقد أضافت السنين الطبقات لكى تقوم بتغطيته و لكنه كان لا يزال هناك و جعلك تؤذين نفسك ما الذى فعلته ؟
    Sonra Aşk Gemisi'nden Julie McCoy oradaydı ve üç göğsü vardı. Open Subtitles و جولى مكووى التى من قارب الحب كانت هناك و كان عندها ثلاثة اصدر
    Ama annen oradaydı, ve seni bana geri getirdi. Open Subtitles و لكن أمك كانت هناك و قد أحضرتك لى من جديد
    O, oradaydı ve sonra yok oldu, göz açıp kapatmışım gibi, o gitmişti. Open Subtitles لقد كان هناك ثم لم يكن كما لو أني طرفت عيني فذهب
    Bu koltuklar da oradaydı ve sen de bu konuda hassassın. Open Subtitles وهذه المقاعد كانت هناك و أنت شاعري حولها
    oradaydı ve gördü. Bizim görmediğimiz şeyleri gördü. Open Subtitles لقد كان هناك و رأى الأمر و رأى ما لم نراه
    Hapishane orkestrası oradaydı ve çalmaya başladılar Open Subtitles فرقه السجن كانت هناك و بدئوا بالصياح
    Bunu yapabileceğimden emin değilim. Yani, oradaydım, o kız da oradaydı ve... Open Subtitles لا أعلم فقط إذا كان بوسعي فعل ذلك ... لقد كنتُ هناك و هي أيضاً
    Annem oradaydı ve sen bize söylemedin mi? Open Subtitles أمي كانت هناك و أنت ما أخبرتنا ؟
    Evet, oradaydı ve evet, silaha uzandı. Open Subtitles نعم , لقد كان هناك و نعم اخذ السلاح
    Annem oradaydı ve korkmuştu. Open Subtitles و كانت والدتي هناك و كانت خائفة
    New York One'dan Jaime Puckett oradaydı ve kulüpten... Open Subtitles جايمي بوكت كان هناك و تحدث بعدها
    Ben yukarıdaydım ve Mai de oradaydı ve sadece... Open Subtitles لقد كنت واقفاً هناك و (ماي) كانت بالأعلى .. والآن
    Tam oradaydı... ve sonra ortadan kayboldu. Open Subtitles لقد كانت هناك... . و من ثم تلاشت
    Ve Elena için hissettiklerini bir kenara bırakırsak Damon oradaydı ve bana hep çok kötü davranıyordu ve ben de iyi adamla çıktığımı göstermek istedim. Open Subtitles (دايمُن) كان هناك و كان مُجرد أحمق بالنسبة إليّ. و..
    Joanne oradaydı ve araya girdi. Open Subtitles و جواين كانت هناك و تدخلت
    Ve evet oradaydı ve evet yakalamıştık. Open Subtitles وإن تمكنا من قتله، وفي الحقيقة لقد كان هناك ولقد قتلناه
    Evet, oradaydı ve ortadan yok oldu geriye bir birikinti kaldı. Open Subtitles أجل، لقد كان هناك ثم إختفى فقط برّكة
    O'Connor'da oradaydı ve karşısına geçip deli gibi davrandım. Open Subtitles ولقد فعلت ما أخبرتنى به وأرون كونور كان هناك ثم تظاهرت أننى شخص مجنون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more