Babam iyi değil, nasıl kutlama yapabiliyorlar? Çabuk beni oraya götür. | Open Subtitles | أبي ليس بخير , كيف تحتفلون ؟ خذني إلى هناك بسرعة |
Ormanin diger tarafinda, park yerinde bir kamyon var. Onlari oraya götür. | Open Subtitles | توجد شاحنة في الاستراحة عند الجانب الآخر من الغابة، خذهم إلى هناك |
Sürüyü oraya götür ve arabalarla dönmemi bekle. | Open Subtitles | خذ الماشية إلى هناك و عد لمقابلتي عند العربات |
Makyajım bitmeden beni oraya götür ve bende sana taksimetrede yazanın iki katını ödeyeyim. | Open Subtitles | أوصلني الى هناك قبل أن أنتهي من وضع المكياج و سوف أضاعف الأجرة |
Makyajım bitmeden beni oraya götür ve bende sana taksimetrede yazanın iki katını ödeyeyim. | Open Subtitles | اوصلني الى هناك قبل أن أنتهي من وضع المكياج و سوف أضاعف الأجرة. |
Anlaştık. Bizi oraya götür. | Open Subtitles | حسنا ، خذينا هناك |
- Evet. Gidelim, beni oraya götür. Gidip geri verip geliriz. | Open Subtitles | دعنا نذهب، خــذني إلى هناك لنرجعــــه ونعـــود |
Oradaki jüriyi buraya getir ve buradaki jüriyi de oraya götür. | Open Subtitles | اريدك ان تحضر لجنة المحلفين تلك إلى هنا و تأخذ هذه اللجنة إلى هناك |
- O zaman bizi oraya götür. | Open Subtitles | إذاً فقط خذنا إلى هناك فحسب خذنا إلى الحافة |
Şimdi bizi oraya götür güzel göğüslü şey. | Open Subtitles | الآن، ستأخذيننا إلى هناك يا حلوتي ولن تندمي على ذلك |
O boya kutusunu bul ve acilen oraya götür. | Open Subtitles | أحصل على ذلك الرذاذ و عد إلى هناك في اسرع وقت ممكن |
Şimdi de lanet kıçını oraya götür ve bitir şu lanet anlaşmayı. | Open Subtitles | و الآن خُذ مؤخّرتك إلى هناك و أغلق الصّفقة اللّعينة |
Ejderhalarım, Ölümsüzler Sarayında ise beni oraya götür. | Open Subtitles | إذا كانت تنانيني في منزل الـلاموتـى, إذا خذني إلى هناك. |
Nasılsın bay iyi sapık kıçını oraya götür. | Open Subtitles | كيف حالك يا سيد نبتة جميلة؟ اذهب بمؤخرتك إلى هناك. |
Köpeği al ve nereden aldıysan oraya götür yada bedenini enkaza çevirmemde yardım et. | Open Subtitles | فقط خذ ذلك الكلب و أعده إلى هناك من حيث أتيت به و إلا |
Laksman'ı bilirsin hala kızların peşinde oraya götür, öğreneceksin hayır Tawari Radha'ya bak başkası değil düşün Laksman,düşün benden korkma zavallı genç çok üzgün biliyorsan söyle ona ama bilmiyorum tüm bunlar benim yüzümden oldu ben sadece görevimi yapıyordum, üzgün olduğumu söyledim, doğru değil mi ? | Open Subtitles | "أنتتعرف"لاكسمان، مازال يراقب الفتيات خذه إلى هناك ، وستعرف لا ، " تيواري " أنظر إلى " رادها " ولا أحد غيرها |
Sen beni oraya götür, gerisini ben hallederim. | Open Subtitles | فقط فلتنقلينى إلى هناك وساتكفلبالباقى. |
Reid'i oraya götür. Daha dikkatli. | Open Subtitles | خذ ريد الى هناك انه لم يطلع على مسرح الجريمة |
Beni oraya götür. Bayan Weston'ın bebeğini görmek istiyorum. | Open Subtitles | ادفعيني الى هناك اريد ان ارى مولود ال ويستن الجديد |
Beni hemen oraya götür. Beni hemen oraya götür. | Open Subtitles | خذني الى هناك الان خذني الى هناك الان |
Sanırım. -Tamam, bizi oraya götür. | Open Subtitles | خذينا هناك إذاً - حسناً - |