"oraya gittiğinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما تصل إلى هناك
        
    • عندما ذهبت
        
    • حين يصل
        
    Sana bir adres yolluyorum. Oraya gittiğinde beni ara. Open Subtitles سأُرسل لك العنوان اتصل بيَّ عندما تصل إلى هناك
    Oraya gittiğinde bunu Daniel'a ver, tamam mı? Open Subtitles عندما تصل إلى هناك ، سلّم هذا لدانيال
    Oraya gittiğinde Koca Adam'ı sor. Open Subtitles عندما تصل إلى هناك إسأل عن الرجل الكبير
    Seviyorum. Cheryl: Aimee Oraya gittiğinde pist ve sahaya meraklı olduğunun farkına vardı, bu yüzden birilerini arayıp, bunu araştırmaya başladı. TED أنا أحبها. شريل: عندما ذهبت ايمي هناك، قررت ولأنها نوعاً ما فضولية بخصوص سباقات المضمار أن تتصل بأحد وتسأله عن ذلك.
    Bir şeyler çalmak için Oraya gittiğinde kız çoktan ölmüştü. Open Subtitles عندما ذهبت لسرقة بضعة أشياء فقط، كانت ميتة بالفعل.
    Nereye gider, ne zaman gider, Oraya gittiğinde ne yapar. Open Subtitles أين يذهب، ومتى يذهب، وماذا يفعل حين يصل إلى هناك
    Bir noktada, bu işkence odasında kaçmayı başardı ve komşusunun evine gitti ama Sahar Oraya gittiğinde, komşular onu korumak yerine onu eşinin evine geri götürdüler ve Sahar daha şiddetli bir işkenceye maruz kaldı. TED و في لحظة ما، استطاعت الهرب من غرفة التعذيب هذه إلى بيت الجار، و عندما ذهبت هناك، بدلاً من حمايتها، أعادوها سحباً إلى بيت زوجها، و تم تعذيبها بشكل أسوأ من ذي قبل.
    Oraya gittiğinde ne oldu ? Open Subtitles وماذا حدث عندما ذهبت لهناك؟
    - Oraya gittiğinde, neler oldu? Open Subtitles عندما ذهبت هناك ماذا حدث؟
    Ekibiniz Oraya gittiğinde... yardımcı olabilecek bir adamım var. Open Subtitles لدي عميل هناك يمكن أن يساعد فريقك حين يصل لهناك
    Milhouse Oraya gittiğinde, ne yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles حين يصل (ميلهاوس) إلى هناك، فأنت تعلم ما عليك فعله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more