"ordudayken" - Translation from Turkish to Arabic

    • في الجيش
        
    • بالجيش
        
    • فى الجيش
        
    Ordudayken, arkadaşlar soyadım Segerman'i Sugar Man olarak telâffuz ederlerdi. Open Subtitles عندما كنت في الجيش اعتادوا أن . ينطقوا سيقرمان شوقرمان
    Biliyor musun, Ordudayken de çok korkuyordum. Open Subtitles أتعلم ، عندما كنت في الجيش كنت أعانى من الخوف الشديد
    Ordudayken an parlak emir eri bendim. Open Subtitles كنت اذكى بات مان في الجيش البريطانى لقد اخبرتنى من قبل
    Biraz para sıkıntım vardı yardım etmek zorunda olduğum bir ailem vardı ve Ordudayken yapmayı öğrendiğim şeyler vardı. Open Subtitles واجهتني مشكلة ماليّة تعرفين، كان عليّ مساعدة إحدى العائلات وكانت هنالك أمور أجيد القيام بها من الوقت الذي قضيته بالجيش
    Doktor değilim ama Ordudayken biraz sağlık eğitimi aldım. Open Subtitles انا لست طبيب لكني تلقيت بعض التدريبات الطبية بالجيش
    Ordudayken, bir çok işaret öğrendim... Open Subtitles فى الجيش نحن نتعلم العديد من إشارات الكلام
    - Ordudayken çok fazla silâh... Open Subtitles كنت اطلق بمسدسات كثيرة عندما كنت في الجيش
    Ordudayken emir ne demek öğretmediler mi sana? Open Subtitles عندما كنت في الجيش هل عرفت أبداً المغزى من الأوامر؟
    Ordudayken, dalgalı bir havada Kızıl denizde güvenlik şeridi olmadan beş kilometre yüzmüştüm. Open Subtitles لكن في الجيش, سبحت 3 أميال عبر البحر الأحمر بعد صعود منحدرات شاقه بدون حبال آمان
    Ordudayken... küçük kardeşim... evimizin yakınındaki parti merkezini soydu. Open Subtitles عندما كنت في الجيش,أخي الصغير كان في حفلة قريبة من منزلنا.
    Ordudayken, istediğim kadar kobay faresi edinebiliyordum. Open Subtitles عندما كنت في الجيش أخذتخنازيرغينيةكما أردت.
    Ordudayken yediğim bu şeyi düşünüyordum. Open Subtitles أنا كنت أفكر في تلك الفضلات التي قمت بها في الجيش
    Ordudayken bize ayakları sıcak, karnı tok tutmanın en önemli ihtiyaçlar olduğu öğretilmişti. Open Subtitles في الجيش أخبرونا أن كل ما يمكن أن نطلبه هو أقدام دافئة ومعدة ممتلئة
    Ben Ordudayken müfrezemdeki çılgın bir çavuş hayatımda tattığım.. Open Subtitles حينما كنت في الجيش كان الرقيب الأوّل في فصيلتي يصنع أفضل غذاء
    Hatırladığım kadarıyla ben Ordudayken insanlar böyle görünmüyordu. Open Subtitles أنا لا أتذكر أن الناس يبحثون مثل عندما كنت في الجيش.
    Sonra Ordudayken nasıl nikel, krom ve hidrokarbonlara maruz kaldığını soracaklar. Open Subtitles ثم سيسألونه كيف أنه كان في الجيش معرضاً للنيكل والكروم و الهيدروكربونات.
    Ordudayken, web sitende şöyle bir şey paylaşmışsın... Open Subtitles ليس لدي شيء لأقوله عندما كنت في الجيش وضعت على موقعك في الأنترنت
    Ben Ordudayken altı ay patlayıcıları etkisiz hâle getirme yönetmeliğine tabi oldum. Open Subtitles عندما كنت بالجيش قمت بعمل دورة 6 أشهر كيفية تعطيل المتفجرات
    Ben Ordudayken insanlar böyle bakmazdı. Open Subtitles لا أذكر أن الجنود كانوا هكذا حين كنتُ أخدم بالجيش.
    9 yaşındayken ve babam hala Ordudayken Almanya'ya taşındık. Open Subtitles عندما كنت بالتاسعه كان والدي بالجيش لقد انتقلنا الى المانيا
    Ordudayken başın belaya girdi, biliyorum. Open Subtitles ، فى الجيش أعلم بأنك كنت تواجه بعض المشاكل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more