"otobüsüyle" - Translation from Turkish to Arabic

    • حافلة
        
    • الباص
        
    Dün saat 10: 20 otobüsüyle... Open Subtitles رحلت في اليوم التالي على حافلة الساعة 10: 20
    Perşembe günü, Beş otobüsüyle." Open Subtitles سأصل يوم الخميس في حافلة الساعة 5 مساءاً.
    Seni okul otobüsüyle bile geçerim. Open Subtitles أنا يُمْكِنُني أَنْ أَطِيرَ بك في حافلة مدرسية.
    Takım otobüsüyle 6:30 da ayrıldı. Open Subtitles لقد غادر من أجل حافلة الفريق في تمام الساعة السادسة والنصف.
    Sanırım Ol'un mikro otobüsüyle başa çıkacağım. Open Subtitles بعد أسبوع تقريباً إن جرى كل شئ كما هو مخطط أظنني سأتخلص من الباص الصغير
    İhtiyarlar otobüsüyle gidip tüm gün jackpot oynuyor. Open Subtitles أتلانتيك سيتي إنها تأخذ حافلة حفلات العجائز وتلعب الكروت طوال اليوم
    Bir saat önce seyahat otobüsüyle geldi. Open Subtitles جاء على متن حافلة مستأجرة قبل حوالي ساعه
    Diğer çocuklarla beraber okul otobüsüyle gideceğim. Open Subtitles سأستقل حافلة المدرسة مع بقية الطلاب
    Diğer çocuklarla beraber okul otobüsüyle gideceğim. Open Subtitles سأستقل حافلة المدرسة مع بقية الطلاب
    Okul otobüsüyle ilgili. Open Subtitles شيء حول حافلة مدرسية مليئة بالأطفال ؟
    18.00 otobüsüyle derhal ayrılıyorsunuz. Open Subtitles ستغادر فوراً في حافلة السادسة مساءً
    Korumamız 9 otobüsüyle çıktı. Open Subtitles حارسلنا رحل في حافلة الساعة التاسعة
    Kimse yaşadığı şehirde tur otobüsüyle dolaşmaz. Open Subtitles لا أحد يأخذ حافلة سياحية في مدينتهم
    Sabah 5 otobüsüyle şehre geldim. Open Subtitles لذا أخذت حافلة الخامسة صباحاً للمدينة.
    Kemer sıkan ve az yetkili çalışanların bulunduğu çağımızda, çalışma otobüsüyle iş bitiririz. Open Subtitles في هذا العُمرِ تضييق حزامِ و أقل عُمّال مُشَجَّعون، a حافلة عملِ
    Ailesini ertesi gün aldı ve Dinkar'ı otobüsüyle Panaji'ye götürdü. Open Subtitles في صباح اليوم التالي أخذ عائلته... ... وسافر من قبل خاصة حافلة دينكار لأناجي.
    Ben ve Frank gece 11 otobüsüyle burdan ayrılmamız gerekiyordu. Open Subtitles كان يفترض أن نرحل أنا و(فرانك) على حافلة الساعة الـ11
    Her gün sahil otobüsüyle gelirsin. Open Subtitles على حافلة الشاطئ يوميا
    - Bu gece. 23.00 otobüsüyle. - Paran var mı? Open Subtitles الليلة، في حافلة الساعة 11:
    Fakat Backstreet Boy seni tur otobüsüyle kandırdığında, ...final haftasını umursayamıyorsun. Open Subtitles ولكن عندما يأخذكِ مغني مشهور معه في رحلة في الباص فلا تقلقين من أنه أسبوع الامتحانات النهائية
    - Ve M83 otobüsüyle feribota aktarma yapın. Open Subtitles وبعد ذلك خذي الباص الى التاكسي المائي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more