"otoyoldaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • على الطريق السريع
        
    • هايواي
        
    • بالطريق السريع رقم
        
    Özür dilerim, beyefendi. Sizinle Otoyoldaki kaza hakkında konuşmak istiyorduk. Open Subtitles المعذرة يا سيّدى، نريد أن نتحدّث معك قليلاً بشأن التصادم الذى حدث على الطريق السريع
    Otoyoldaki kasabalar gibi yanımızdan geçer giderler. Open Subtitles و التى تمر بنا كمرور المدن على الطريق السريع
    Evet, 64. Otoyoldaki, Belleville deneme pistindeyiz. Open Subtitles نعم نحن عند مضمار السباقات على الطريق السريع
    Bakın, eğer bu iş kolay olsaydı Otoyoldaki Jane zaten evinde olurdu. Open Subtitles حسناً، لو كنا متساهلين "هايواي جاين" لكانت في طريقها للمنزل بالفعل
    Güvenlik kayıtları adamın dükkanı hiç terk etmediğini ve Otoyoldaki Jane'in hiç dükkana gitmediğini gösteriyor. Open Subtitles شرائط المراقبه عرضت بأنه لم يخرج من المتجر و"هايواي جاين" لم تكن هناك قط
    - 88. Otoyoldaki Bates Moteli'ndeyim. Open Subtitles أنا في "نُزل بايتس" بالطريق السريع رقم 88
    Arabasını Otoyoldaki bir motelde buldum. Open Subtitles وجدت سيارته. متوقفة خارج فندق صغير على الطريق السريع.
    Otoyoldaki kamyon durağında çalışıyorlardı. Open Subtitles كانتا تعملان في مقهى موقف الشاحنات على الطريق السريع
    12. Otoyoldaki kiliseyi duydum. Open Subtitles سمعت عن هذه الكنيسة على الطريق السريع الثاني عشر
    Bu "seri ve katı": Otoyoldaki arabalar gibi -- herşey sırayla olmalı. Bu ise paralel ve akıcı. TED هذا متسلسل وهو جامد : انها تشبه سيارات على الطريق السريع -- كل شيء يجب أن يحدث بدون تفكير. في حين أن هذا متوازي و سلس.
    Otoyoldaki bir kazada. Open Subtitles حدث معه حادث على الطريق السريع..
    Otoyoldaki çöpleri toplamalıyım. Open Subtitles يجب أن ألتقط النفايات على الطريق السريع
    Otoyoldaki çöpleri topluyorlar. Open Subtitles يلتقطون القمامة من على الطريق السريع
    Yani bugün Otoyoldaki o kamyonlar... Open Subtitles ‫إذن، ما حدث مع الشاحنات ‫على الطريق السريع...
    Otoyoldaki kan... Open Subtitles دماء على الطريق السريع
    Otoyoldaki Jane almış. Open Subtitles حسناً "هايواي جاين" أخذتها أخذها
    Eğer Clay satıcı ise, belki Otoyoldaki Jane'in de satmasını istemiştir. Open Subtitles لو كان (كلاي) يُتاجر.. ربما أرد من "هايواي جاين" أن تتاجر أيضاً
    88. Otoyoldaki Bates Moteli'ndeyim. Open Subtitles "أنا في "نُزل بايتس بالطريق السريع رقم 88

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more