"oturmama" - Translation from Turkish to Arabic

    • بالجلوس
        
    • جلوسي
        
    3. sınıf Matematik dersinde, sınıfın arkasında dikiliyordum. Dikiliyordum çünkü zırh oturmama izin vermiyordu. TED في حصة الرياضيات الثالثة، كنت أقف في الجزء الخلفي للفصل، وأقف في الجزء الخلفي للفصل لأنّ الدرع لم يسمح لي بالجلوس.
    Dördümüz bir taksiye bindiğimizde yanlarına oturmama izin vermediler. Open Subtitles لذا, إستقلينا سيارة آجرة لكنهم لم يسمحوا لي بالجلوس معهم بالخلف
    Tezgahın üzerinde oturmama izin verir ve hep ilk dilimi bana verirdi. Open Subtitles كانت تسمح لي بالجلوس على المنضدة و أتناول اللقمة الأولى دائماً
    Aynı masada oturmama rağmen, tamamen farklı bir yerdeydim. Open Subtitles رغم جلوسي بنفس المقعد كنت بمكان مختلف تماماً
    Mutfakta oturmama laf edemezsin ama. Open Subtitles حسناً ، لا يمكنك الاعتراض على جلوسي بالمطبخ ؟
    Benim polis arabasının içinde oturmama izin veriyor. Open Subtitles هو سمح لي بالجلوس في سيارة الشرطة الخاصة به
    İlk defa bu koltukta oturmama izin veriliyor. Open Subtitles هذه أول مرّة يُسمح لي بالجلوس على الأريكة!
    Tanıdığım bir pilot açılır kapanır koltuğa oturmama izin verirdi yolculuk o kadar uzun ki Bu bir Tri-Star ve işte Natasha da açılır kapanır koltukta TED و الطيار الذي أعرفه بشكل شخصي-- لأنهم كانوا يسمحون لي بالجلوس في مقعد القفز، ليدلكم هذا كم كان هذا منذ زمن طويل. و هذه طائرة تراي ستار و قد سمحوا بالفعل لنتاشا أن تجلس في مقعد القفز.
    - Keşke önde oturmama izin verseydiniz. Open Subtitles -أتمنى إن سمحتي لي بالجلوس في الأمام
    oturmama izin var mı, yoksa yok mu? Open Subtitles -هل مسموح لى بالجلوس ام لا؟
    Yerinde oturmama izin verdiğin için bir hediye. Open Subtitles -هديّة لسماحكِ لي بالجلوس على مقعدك .
    oturmama yardım edin. Open Subtitles ساعدني بالجلوس
    Sadece kitabımı okumak istiyorum, içmeden burada oturmama izin verirsen eğer. Open Subtitles فقط أريد قراءة كتابي إذا لم تمانعي جلوسي هنا لفترة بدون شرب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more