Filmde oynaması için cesur genç bir kıza, ihtiyaçları var. | Open Subtitles | انهم بحاجة لفتاة مراهقة وشجاعة لتلعب دور افضل صديق للقيادة |
May Talmadge'in kız kardeşini oynaması için Hatti'nin çok uygun olduğunu düşünmüş. | Open Subtitles | و فكر أنه من الممكن أن تكون هاتي مناسبة لتلعب دور أخت مي تلامدج |
Karımı oynaması için, farkında olmadan bir Fransız Porno yıldızıyla anlaşmışım. | Open Subtitles | وانا غافل عن نجمة دعارة لتلعب دور زوجتي الفرنسية |
Kızıyla albüm kapağında oynaması için birkaç manken işe alıyor... | Open Subtitles | يقوم بإحضار أحد عارضي الأزياء ليلعب مع إبنته في غلاف ألبومه |
Gerçek dünyada sahte duruşmamda sahte tanığımı oynaması için birisini aramam gerekmiyor. | Open Subtitles | في الواقع الحقيقي لن يتوجب علي أن أبحث عن شخص ليلعب دور الشاهد الغير رسمي في المحاكمة الغير رسمية. |
Sosyal medyada ailelerin diğer ailelere otistik çocuklarının beraber oynaması için sorduğunu gördüm. | TED | ولكني رأيت الآباء يتواصلون مع بعضهم على وسائل التواصل الاجتماعي، عن إمكانية أن يلعب أطفالهم المصابون بالتوحد معًا. |
Ben Peter'ı oynadımi ve kızımı oynaması için Asyalı bir fahişe kiraladım. | Open Subtitles | أنا العب بدور بيتر, و أستأجرت إمراة اسيوية لتلعب دور أبنتي. |
Bak, "ölü kızı" ölüyü oynaması için seçtiler. | Open Subtitles | للأبد أوه, انظروا, إختاروا الفتاة الميتة لتلعب دور الميتة |
Beni oynaması için seksi birini bulmuş mu bari? | Open Subtitles | هل اختار فتاة جميلة لتلعب دوري بالقصة؟ |
Ben çocuğumu ayılarla oynaması için teşvik edecek değilim. | Open Subtitles | بالتاكيد أن لن اشجعها لتلعب بالدببة |
Çocuklarla oynaması için Twinker'ı getirmişsin. | Open Subtitles | احضار توينكل هنا لتلعب مع الاطفال |
Bak, senin tüm ailelerle orada tek başına kalmanı istemiyorum, ...bu yüzden anneni oynaması için bir aktris tutmamıza ne dersin? | Open Subtitles | {\pos(192,220)}لا أريدك أن تتواجد وحيداً مع كلّ الأسر، {\pos(192,220)}ماذا إن وظفت ممثلة لتلعب دور أمك؟ |
Evet, ayrıca annemin bildiğim bir oyuncuyu beni oynaması için tuttuğunu. | Open Subtitles | {\pos(192,210)}نعم, ووالدتي استأجرت ممثلةً أعرفها لتلعب دوري. |
Böylece arkadaşına Amorta'yı oynaması için para öderim ve fanlarla fotoğraf çektirir yarınki fotoğraf köşemizde | Open Subtitles | (لذا سأدفع المال لصديقتك لتلعب دور (أمورتا و تأخذ صور مع المعجبين في حجرة تصويرنا غداً |
Ben hep, Carlotta Adams'a, Jane Wilkinson rolünü oynaması için para verildiğini ve gerçek Jane Wilkinson'in, Holborn'daki yemeğe katıldığını düşünüyordum. | Open Subtitles | طوال الوقت كنت أعتقد أنه قد دُفع لـ(كارلوتا آدامز) لتلعب دور (جين ويلكنسون) بينما كانت (جين ويلكنسون) الحقيقية تحضر حفل العشاء في "هولبورن" |
Kızların oynaması için bir gün ayarlayabilir miyiz? | Open Subtitles | هل يمكننا فقط أن نخرج ليلعب الأطفال سوياً ؟ |
Kocamın iş yeri çok yakındaydı ve avlu oğlumun oynaması için harikaydı. | Open Subtitles | عمل زوجي كان بالجوار وفناء المنزل كان جيد جداً من اجل ابني ليلعب فيه |
Çocukların oynaması için çiftlik hayvanları getiriyoruz. | Open Subtitles | نجلب الحيوانات من المزرعة ليلعب بها الاطفال |
....bana telefon açtı, ve kardeşimi istedi.. ....yeğeniyle oynaması için. | Open Subtitles | وتريد من أخي الصغير أن يلعب مع ابنة أختها |
Kendisini taarruzu yönetirken oynaması için Crixus'u düşünüyordum. | Open Subtitles | أود أن يلعب (كريكسوس) دور الرجل نفسه ويقود الهجوم |