Çocuklar, sanırım belini kırmış Bacaklarını oynatamıyor. | Open Subtitles | يا رفاق ، أعتقد أن ظهره قد انكسر إنه لا يستطيع تحريك ساقيه |
- Ben değil, kocam. Bacaklarını oynatamıyor. | Open Subtitles | لا، ليس أنا، زوجي هو لايستطيع تحريك ساقيه |
Hayır, yaparız diyordu da. oynatamıyor bacaklarını. | Open Subtitles | لا، كل شئ في رأسه لكنه مازال لايستطيع تحريك ساقيه |
İyi, ameliyatı iyi geçti ama hala arka ayaklarını oynatamıyor. | Open Subtitles | نجحت عمليتها ولكنها للآن لا تستطيع تحريك ساقيها الخلفيتين |
Peki. Şey, hala ayaklarını oynatamıyor. | Open Subtitles | ما زالت غير قادرة على تحريك أقدامها |
Boynunu incitmiş, bacaklarını oynatamıyor. | Open Subtitles | لقد آذت عنقها, ولا يمكنها تحريك قدميها |
En bilineni, parmaklarını oynatamıyor olacaksın. | Open Subtitles | غالباً، سوف تجعل تحريك أصابعك مستحيل |
Parmaklarını oynatamıyor mu? | Open Subtitles | لا يمكنه تحريك أصابع قدمه |