| Ne oyun oynuyorsan, bitirmenin zamanı geldi. | Open Subtitles | مهما تكن اللعبة التي تلعبها فهذا الوقت لها لتتوقف |
| Peyote ile uyuşturulmuş olan Ridges'i... gönderip Branch'ın kafasını bulandırarak, itibarsızlaştırma oyununu oynuyorsan... bu oyun çok uzun sürmez. | Open Subtitles | الآن، هذه اللعبة التي كنت تلعبها مع تشويه سمعة برانش... بتخديره من خلال تعاطي البيوتيه و ارسالك لريدجز ليعبث برأسه |
| Ama Axe, eğer bu bir oyunsa bize oyun oynuyorsan senin öyle bir peşine düşeriz ki piyasada kemiklerini bulamazlar. | Open Subtitles | لكن يا (آكس) إن كانت هذه حركة أو لعبة تلعبها سنطاردك جميعاً إلى أن نلتهم عظامك |
| Yapman gereken şey eğer böylesine yüksek seviyelerde oyun oynuyorsan sahip olduğun bilgiyle bana gelmekti. | Open Subtitles | ما كان يجب أن تقوم به لو كنت تلعب لعبة متقدّمة هو المجيء إليّ بما كان معك |
| Evet. Eğer kadınlar liginde oynuyorsan. | Open Subtitles | أجل، إذا كنت تلعب في إتحاد النساء |
| Azgın erkeği oynuyorsan, onu mutlu etmek için... en azından ahlaksızlığı hakkıyla yapmalısın. | Open Subtitles | إذا كنت ستلعب دور الصلب فعلى الأقل ليكن لديك الحس السليم لتتقن فعله وتجعلها سعيدة |
| Özellikle o kadar kötü oynuyorsan. | Open Subtitles | خاصةً إذا كنت ستلعب بهذا السوء |
| Eğer uzun vadeli bir oyun oynuyorsan öldürmezsin. | Open Subtitles | ليس ان كنت تلعب الحيلة الطويلة. |
| Eğer bir çeşit oyun oynuyorsan... | Open Subtitles | إن كنت تلعب لعبة |