Hiç kimse, Pakistan İstihbaratı bile böyle bir şeyi yapmaz. | Open Subtitles | لا أحد، ولا حتى الاستخبارات الباكستانية قد تفعل شيئا كهذا |
Öldürülmeden hemen önce Sally, Macar güvenliği ve Pakistan İstihbaratı arasındaki bir haberleşme sinyalini yakalamış. | Open Subtitles | فقط قبل مقتلها، اعترضت سالي اتصال بين الأمن المجرية و الاستخبارات الباكستانية. |
Ve eğer Pakistan İstihbaratı... görevini zamanında yapsaydı o teröristler otelde olmayabilirdi. | Open Subtitles | وإذا اتمت الاستخبارات الباكستانية عملها في المقام الاول، لما كان هؤلاء الإرهابيين في هذا الفندق، |
Bu işin yükünü Pakistan İstihbaratı'na atmak için can atacaktır. | Open Subtitles | سوف يودّ صرف الانتباه إلى مؤامرة الاستخبارات الباكستانية |
Dün, Pakistan İstihbaratı için endişe etmemi söylemiştin. | Open Subtitles | أخبرتني أمس أنّه ينبغي أن أكون قلقا من وكالة الاستخبارات الباكستانية |
- Pakistan İstihbaratı adına casusluk yapmakla suçladı beni. | Open Subtitles | اتهمتني بالتجسس لصالح الاستخبارات الباكستانية ماذا؟ |
Eğer peşindekiler Pakistan İstihbaratı'ndansa seni önceden hırpalayan adamlarsa ve yaptıklarımızdan haberleri varsa yapabileceklerinin sınırı yok. | Open Subtitles | هل كان ذلك رجل الاستخبارات الباكستانية الذي رأيته نفس الرجال الذين عاملوك بخشونة من قبل وقد علموا بطريقة ما ماذا يحدث هذه المرة، لن تكون حدود |
Ve Pakistan İstihbaratı tarafından korunan. | Open Subtitles | ووكالة الاستخبارات الباكستانية |
Pakistan İstihbaratı, İktisat Birimi'nin altında bulunan tünelden haberdar. - Ne? ! | Open Subtitles | الاستخبارات الباكستانية تعلم عن النفق تحت قسم "الاقتصاد" |
Pakistan İstihbaratı biliyor. Hala İslamabad'da olduğunu biliyorlar. | Open Subtitles | الاستخبارات الباكستانية تعلم هم يعلمون أنّك لا تزال في (إسلام آباد) |
Ağlarımız çöktü ve eğer haklıysan, Haqqani hâlâ başkentteyse Pakistan İstihbaratı tarafından korunuyordur. | Open Subtitles | لو كان (حقاني) لا يزال في المشفى فهو الآن يرقد تحت حراسة جيش ضباط الاستخبارات الباكستانية |
Pakistan İstihbaratı ve Haqqani'nin deneyeceği ne olursa. | Open Subtitles | أيّ شيء تحاول فعله الاستخبارات الباكستانية أو (حقاني) |
Artık Cayman'da, Nikita Mears adına hesap olduğunu doğrulayabiliyorum hatta bilgi Pakistan İstihbaratı tarafından elde edildi. | Open Subtitles | أستطيع التأكيد الآن أن الحسابات السرية بجزر (كايمان) التي تخص (نيكيتا ميرس) في الحقيقة تم تمويلها من قِبل الاستخبارات الباكستانية |
Ve sana bahsettiği Pakistan İstihbaratı'nın maşası olan Sandy Bachman'ın ölümü ayarlayan adamdan da? | Open Subtitles | -من يهرب؟ وسفاح الاستخبارات الباكستانية الذي أخبرك عنه، ذلك الوغد الذي كان يقف في الساحة مباشرة بعد وفاة (ساندي باكمان)؟ |