"paniklemiş" - Translation from Turkish to Arabic

    • مذعور
        
    • هلع
        
    • بالذعر
        
    • بفزع
        
    • إضطربَ
        
    • مذعورين
        
    İki sene önce biri öyle paniklemiş ki kalp krizi geçirmiş ve neredeyse ölüyormuş. Open Subtitles أجل، لقد سمعت شخص منذعامينمضوا.. كان مذعور للغاية فأصيب بنوبة قلبية وكاد أن يموت.
    paniklemiş falan değilim. Sadece olup biteni öğrenmek istiyorum. Open Subtitles أنا لست مذعور أريد معرفة التطورات فحسب
    Yarım milyon paniklemiş insanı güvenli bir şekilde tahliye edemeyiz. Open Subtitles لا يوجد طريقه لإخلاء نصف مليون شخص هلع ماذا ؟
    Daha sonra onu bir sürü kaktüs içinde paniklemiş halde görmüş. Open Subtitles وعندما رأتها , كانت بين شجيرات الصبّار وكَانت مصابة بالذعر
    paniklemiş gibi davran! Open Subtitles تصرّف بفزع!
    Yani Christine vurulunca Trent paniklemiş. Open Subtitles لذا، بعد كرستين ضُرِبتْ، ترينت إضطربَ.
    Arkasında güzel bir saat bırakacak kadar paniklemiş. Open Subtitles مذعورين بما يكفي لترك قطعة جميلة من المجوهرات وراء.
    paniklemiş bir adam hem kendini hem kurtarıcısını boğar. Open Subtitles رجل مذعور, يقوم بإغراق نفسه ومنقذه
    Telefonda paniklemiş görünüyordun. Open Subtitles بدوت مذعور على الهاتف
    İyice paniklemiş görünüyor, ve... Mımm. Open Subtitles ويبدو مذعور بشدة
    paniklemiş. Ekibin geldiğini biliyor. Open Subtitles انه مذعور يعرف باننا قادمين
    Bir ihtimal yüzünden paniklemiş durumdasın. Open Subtitles أنت مذعور مما قد يحدث
    - Bu hiç mantıklı değil. - Ateş ettikten sonra paniklemiş olmalı. Open Subtitles هذا ليس منطقيا على الاطلاق ربما يكون قد هلع بعد اطلاق النار
    Yanımda paniklemiş haldeki yardımcım koşuyordu, ...not alıyordu ve birden bağırmaya başladı. Open Subtitles هناك هذا الشريك الذي هلع ...وكان يجري بجانبي وهو يكتب بسرعة في مذكرة ... ثم بدأت بالصراخ
    Çığlıklar, insanlar paniklemiş. Open Subtitles وكان هناك صرخات وسط هلع الحشود
    Naziler Fransa'yı aldıktan sonra, belediye başkanımız biraz paniklemiş. "Pawnee: Open Subtitles بعدما احتل النازيون فرنسا العمدة الخاص بنا اصيب بالذعر
    Yaralandığını gördüğünde paniklemiş olmalı. Open Subtitles عندما رأى بأنكِ قد تأذيتي. لابد انه قد اصيب بالذعر.
    Katilimiz paniklemiş olmalı. Open Subtitles يجب أن يكون بالذعر القاتل لدينا.
    paniklemiş gibi davran! Open Subtitles تصرّف بفزع!
    Simon paniklemiş. Open Subtitles سايمون إضطربَ.
    Diğerleri de paniklemiş. Open Subtitles والبعض الأخر لكانوا مذعورين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more