"pankartlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • لافتات
        
    Mart ayında Belediye Binası'ndaki etkinliğe katıldım. Öğrenciler ellerinde pankartlar taşıyorlardı "Onları öldürün, asın!" TED شاركت بمسيرة إلى البلدية رفع فيها الطلاب لافتات تقول ”اقتلوهم، اشنقوهم“ و ”لن تفعلوا هذا
    Lawrence Lemaoana, medyanın ahlaki bilincimiz üzerindeki etkisini de eleştiriyor ve bunu, siyasi gösterilerdeki pankartlar gibi kumaşları kullanarak yapıyor ve sesimizi geri kazanmamızı istiyor. TED انتقد لورانس ليماوانا أيضاً تأثير وسائل الإعلام على وعينا الأخلاقي، ويقوم بذلك عبر استخدام تلك الأقمشة مثل لافتات المظاهرات السياسية، حيث يطلب منا استعادة أصواتنا.
    Yavaş hızdaki kovalamacayı hatırlarsanız insanlar köprülerin, viyadüklerin, otoyol kenarında pankartlar tutuyorlardı... Open Subtitles الناس في الحقيقة واقفين بالطريق.. بالشوارع والجسور رافعين لافتات..
    Yavaş hızdaki kovalamacayı hatırlarsanız insanlar köprülerin, viyadüklerin, otoyol kenarında pankartlar tutuyorlardı... Open Subtitles الناس في الحقيقة واقفين بالطريق.. بالشوارع والجسور رافعين لافتات..
    İsmimin yazdığı pankartlar hazırlamıştı. Open Subtitles قام بصنع لافتات واضعاً اسمي عليهم
    Burayı mor pankartlar, Open Subtitles ولكن تخيل وجود لافتات أرجوانية اللون
    Çiçekler bırakıp, pankartlar açıp Open Subtitles يوضعون الزهور، ورافعين لافتات
    toplandıkları ve ellerinde "ben insanım" yazan pankartlar tuttukları bir fotoğraf bu. Bunu şaşırtıcı buluyorum çünkü ben "insan olan benim" mottosuyla büyüdüm, "ben insanım" mottosuyla değil. Tecrit dönemindeki bu kolektif söylemin tecrit sona erdiği dönemde nasıl bencil bir söyleme evrildiğini görmek beni çok şaşırtmıştı. TED كانوا يحملون لافتات عليها عبارة "أنا رجل." وأنا أجد ذاك مذهلاً، بسبب أن العبارة التي نشأت معها لم تكن "أنا رجل،" كانت "أنا الرجل،" وهذا أذهلني، كيف انتقلت من عبارة جامعة خلال الفصل العنصري إلى هذا العبارة التي تبدو فردية بعد الإندماج.
    Edebi figürlerden Dorothy Parker Robert Benchley ve Robert Sherwood, Algonquin Round Table'daki yazarlar, bu konuda bir protesto düzenlemeye karar verip ertesi gün işe boyunlarına maaşlarının yazdığı pankartlar asarak gelmişlerdir. TED فالشخصيات الأدبية في نيويورك مثل (دورثي باركر)، و(روبرت بنتشلي) و(روبرت شيروود). وجميعهم كتّاب في الصالون الأدبي. قرروا الدفاع من أجل الشفافية وذهبوا إلى العمل في اليوم التالي تتدلى من أعناقهم لافتات كُتب عليها رواتبهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more