Ama telefonu pantolonumun içine sokup, takım taklavatımla konuşmanızın iyi bir fikir olacağını hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | لكني لست مرتاحاً لأضع السماعة في بنطالي وأجعلك تتحدثين لشيء |
Kafam güzel olduğunda elimi pantolonumun içine sokmaya bayılıyorum be birader. | Open Subtitles | يا رجل أحب أن أضع يدي .في بنطالي عندما أكون تحت تأثير المخدرات |
pantolonumun içine yaşayan bir köpek soktu. Üzgünüm. | Open Subtitles | ـ لقد وضع كلب حي في بنطالي ـ أنا آسفة |
Saçlarını okşardım, ama elini pantolonumun içine sokmazdım. | Open Subtitles | أمسحُ على شعرِها و لكن لَن أضعَ يدها في سروالي |
Evet, çocuklar şu dağgelinciğini pantolonumun içine koyuyorlar. | Open Subtitles | نعم، ولكن هؤلاء الأولاد لا يزالون يضعون هذا القارض في سروالي |
Elimi pantolonumun içine sokacağım, belki yeni bir şeyler olur. | Open Subtitles | سوف أدخل يدي داخل سروالي.. وإرى ما إذا ذهب ذلك إلى مكان ما. |
Bir paket dondurulmuş bezelye aldım ve pantolonumun içine soktum. | Open Subtitles | هناكَ كيس من البازلاّء المجمّدة داخل سروالي. |
Neden sadece pantolonumun içine saklasam olmuyormu? | Open Subtitles | ماذا اذا أخفيتها في بنطالي ؟ |
Su topunu pantolonumun içine koydum. | Open Subtitles | لقد وضعتها في بنطالي |
pantolonumun içine köpek soktu, Jane Görüyorum... | Open Subtitles | (ـ لقد وضع كلب في بنطالي يا (جين ـ أرى ذلك |
Ver şu aptal şeyi bana. pantolonumun içine koyacağım. | Open Subtitles | سأضعه في بنطالي |
- Sonra da pantolonumun içine geldim. | Open Subtitles | ...فقذفت في بنطالي |
Affedersin, Peg, Ellerimi pantolonumun içine sokuşturduğumdan arkadaşımız yok sanıyordum. | Open Subtitles | (أُعذريني، (بيج كنت أظن أنه ليس لدينا أصدقاء لأنني أضع يدي في سروالي |
pantolonumun içine biraz soğan döktüm. | Open Subtitles | "قمت بصب بعض الخل في سروالي" |
Everest Dağı az önce pantolonumun içine girdi. | Open Subtitles | تحرّك عضوي لتوّه داخل سروالي. |