"parçasıyla" - Translation from Turkish to Arabic

    • بقطعة
        
    • وقطعة
        
    • مع قطعة
        
    Bunu gasp etmenin yolu, bunu iki ucu da türdeş olan ama orta kısmı farklı olan sahte bir DNA parçasıyla beslemek olabilir. TED الشكل الذي يمكن به استغلال ذلك هو تزويده بقطعة خاطئة من الحمض النووي، قطعة مماثلة عند طرفيها لكنها مختلفة في الوسط.
    Doktorelinde kırık bir ayna parçasıyla bana yaklaştı. Open Subtitles واقترب الطبيب منى بقطعة من المرآة المكسورة
    Bir kap jöleyi döküp de, onu bir kırık cam parçasıyla mı bıçaklardım? Open Subtitles هل تظنني سألقي طبق من الجيلو وأطعنها بقطعة زجاج مكسور ؟
    Ama ne tür bir virüs, onların kendi yüzünü bir cam parçasıyla kesmesine sebep olur? Open Subtitles لكن أي فيروس هذا الذي يدفع بشخص إلى تقطيع وجهه بقطعة زجاج؟
    "Jilet ve cam parçasıyla çalışarak..." Open Subtitles وبعد أن انهمك باستخدامه شفرة حلاقة وقطعة زجاج مسننة،
    Bir kalifiye işçi bir 39 dolarlık yazılım parçasıyla nasıl rekabet edebilir? TED كيف يمكن لعامل ماهر تان ينافس مع قطعة من البرمجيات ب39$؟
    Seni bir bez parçasıyla da öldürebilirim ama bu mertçe olmaz. Open Subtitles أستطيع أن أقتلك بقطعة قماش و لكن ذلك ليس من شيَمِ الرجال
    Francis, bardağı kırdım ve Edward da toplarken bir parçasıyla elini kesti. Open Subtitles فرانسس، كسرت كأس و إدوارد جرح نفسه بقطعة منها.
    Elinde ağır bir odun parçasıyla elinden sadece sırtıma vurmak gelebildi. Open Subtitles مسلح بقطعة ثقيلة من الخشب وكل ما تمكن من فعله هو ضربة خلفية
    Peki bunun Amerikan tarihinin bu güzide parçasıyla alakası ne? Open Subtitles وما علاقة ذلك بقطعة فريدة من التاريخ الأمريكي؟
    Her seferinde babama dükkanın başka bir parçasıyla ödeme yaptı. Open Subtitles كلّ مرة، استخلص والدي بقطعة أخرى من المتجر
    Cam parçasıyla mı tıraş oldun? Open Subtitles هل حلقت بقطعة زجاج؟ ماذا حدث لك؟
    Kristal küre parçasıyla, doğal olarak. Open Subtitles بقطعة الكرة البلورية، كلّ أشياء cockamamie.
    Başka bir cam parçasıyla it. - - Delimisin sen? Open Subtitles أخرها بقطعة زجاج أخرى هل جننت ؟
    Bu kağıt parçasıyla seni öldüreceğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles اتعتقدين بأنني سأقتلك بقطعة ورق؟
    Evet. Bulduğum bir sabun parçasıyla. Open Subtitles أجل، بقطعة الصابون التي وجدتها.
    Çam katranı ve akçaağaç mı? Bir mobilya parçasıyla mı öldürülmüş? Open Subtitles ماذا؟ "طلاء صنوبر وخشب القيقب"، أقُتل بقطعة أثاث؟
    Cratchit, o kömür parçasıyla ne yapıyorsun? Open Subtitles (كراتشت)! ما الذي تفعله بقطعة الفحم هذه؟
    Bilekleri, kırık cam parçasıyla kesilmiş. Open Subtitles المعصم ممزق بقطعة زجاج محطم
    Zanlıların buraya geldiğini kanıtlayamadığımız sürece... katilleri şu ip parçasıyla bağlantılandıramadığımız sürece... onları kimse asamaz. Open Subtitles ما لم نستطع اِثبات وجود المشتبة بهم فى هذا المكان, ما لم نستطع الربط بين القتلة وقطعة الحبل هذه, فلن يُشنَقوا أبداً.
    - Toby, alanı daraltman lazım. Yarısı yenmiş Fransız sandviçi ve bir tebeşir parçasıyla çalışıyoruz. Open Subtitles نحن نعمل مع شطيرة نصف مأكولة وقطعة من الطباشير، ليس وكأننا قارئا أفكار.
    Neden bir ip parçasıyla yönlendiriyorsun ? Open Subtitles لماذا هل توجيهه مع قطعة من سلسلة ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more