Buradan kurtulabilseniz bile bu ülkeden çıkmak için o paranın her kuruşuna ihtiyacınız var. | Open Subtitles | في حالة إذا ما كنت نائماً خلال الهبوط سوف نحتاج كل النقود التي سنجدها لنشتري طرق خروجنا من هذه البلاد |
Hayır, o kadar çabuk değil. O paranın her kuruşunu istiyorum. | Open Subtitles | -ليس بهذه السرعة ، أريد أن أرى كل النقود |
Hepsi bir oyun. paranın her şey olmadığını biliyorsun. | Open Subtitles | كل التمثيل تعرفين كما معرفتي بأن المال كل شيء |
paranın her kuruşunu geri vermeye ve ömrümüzün geri kalanını Mississippi hapishanesinde geçirmek yerine Pazar ayinlerine gelmeye karar verdik. | Open Subtitles | لذا قررنا إرجاع المال كل شئ دون إستثناء سنت منه و أن نحضر أبتهالات الأحد بدلا من أن نصرف بقية أيامنا فى سجن الميسيسبى |
paranın her şey demek olmadığını fark etti. | Open Subtitles | انتم ترون انة اكتشف ان ليس المال كل شىء |