Şeyimin üzerinde bir çörekle çıplak şekilde park alanında yürürüm. | Open Subtitles | سأركض عارياً في موقف السيارات وقطعة دونات معلقة على قضيبي |
Ofisimin park alanında beni pusuya düşürdü. | Open Subtitles | وضع لي كمين, في موقف السيارات الخاص بمكتبي |
Adam yere düşmüş ya da tökezlemiş apartmanın park alanında bulunan bir direğe tutunmuş.. | Open Subtitles | و نزل إلى الدور الأرضي عندما أتى لديفيد رجلٌا معه سلاح في مواقف السيارات |
Ralph Wilson Stadyum'unda Judas Priest'i izleyecektim ama arkadaşım Champ Silvers park alanında bana otuzluk bira verip içemezsin dedi. | Open Subtitles | وكان من المفترض أن نرى كاهن يهوذا في، اه، واستاد رالف ويلسون، ولكن صديقي، البطل فضيات، عندما تحدى لي لشرب القذرة 30 حزمة في موقف للسيارات. |
Otobüs hemen dışarıda park alanında. | Open Subtitles | الحافلة فى الخارج مباشرة فى موقف السيارات |
Oyuncuların park alanında bir çok kişi onları bekliyordu. | Open Subtitles | كان الكثيرون ينتظرون في موقف سيارات اللاعبين |
Ada milli park alanında, ve oraya gitmek yasak. | Open Subtitles | إنها فى منتزه قومى و من المحرم الذهاب إلى هناك |
Troy'la park alanında karşılaştım. | Open Subtitles | صادفت (تروي) في مرآب السيارات |
park alanında O'nu bekleyip, araba kullanmak için çok içkili olduğunu ve geceyi geçirmesi için o'na oda tutacağını söylemişsin. | Open Subtitles | إنتظرتَها في مكان الوقوف كثيراًً و قلت لها إنها كانت مخمورة لكي تقود للمنزل و قد حصلت على غرفة لهذه الليلة |
park alanında yalnızca bir çizgi aldım. | Open Subtitles | لقد استنشقتُ القليل جداً فى ساحة الإنتظار |
Kendimi bir park alanında buldum. | Open Subtitles | انتهى بي الأمر في ساحة مواقف. |
Bu akşam saat 6'da şu park alanında buluşalım derim. | Open Subtitles | لنتقابل الليلة في موقف السيارات في الساعة السادسة |
Neden park alanında veyahut evinde değil? | Open Subtitles | لماذا ليس في موقف السيارات قُربَ منزلها؟ |
...onlar odayı terk eder, etmez park alanında, önlerine dikilivereceğiz. | Open Subtitles | حالما يغادرون تلك الغرفة، سنقفز عليهم في موقف السيارات. |
Saat 8:00'de park alanında buluşmamız var. | Open Subtitles | لدينا إجتماع للطاقم الساعة 8: 00 في موقف السيارات |
park alanında ışıkları açık kalmış siyah bir Nissan Stanza var. | Open Subtitles | يوجد سيارة نيسان سوداء في مواقف السيارات واضوائها تعمل |
Çünkü hamburger yemek için park alanında yer bulamadık. | Open Subtitles | لذا اكلنا الوجبات السريعة في مواقف السيارات. |
Hollywood'da bir park alanında. | Open Subtitles | في موقف للسيارات في هوليوود |
park alanında bir güvenlik kulübesi bulunmakta. | Open Subtitles | هناك كشك أمن في موقف للسيارات |
Süpermarketin arkasındaki park alanında buluşalım. | Open Subtitles | نلتقى فى موقف السيارات خلف السوبر ماركت. |
Bu insanlar park alanında kalıyorlar.. | Open Subtitles | هناك كثير من الناس يجلسون فى موقف السيارات |
Oyuncuların park alanında bir çok kişi onları bekliyordu. | Open Subtitles | كان الكثيرون ينتظرون في موقف سيارات اللاعبين |
Babam bana bunu park alanında nasıl sürüleceğini öğretmişti, | Open Subtitles | أبّي علّمني كيفية قيادتها في موقف سيارات مركز التسوّق |
Ada milli park alanında ve oraya gitmek yasak. | Open Subtitles | إنها فى منتزه قومى و من المحرم الذهاب إلى هناك |
park alanında dört kapılı gri bir sedan var. | Open Subtitles | هناك كرسي باب الحمّال أربعة رمادي في مكان الوقوف. |
park alanında, Penning'in dediğine göre Mike senin üzerine sallana sallana gelmiş. | Open Subtitles | وفي ساحة الإنتظار.. (بينينج) قال أن (مايك) لوح لك بذراعيه |
Eminim ki bazılarınız süpermarketin park alanında bir Brooklyn polisi tarafından vurulan genç LaMond Green'i hatırlıyorsunuzdur. | Open Subtitles | متأكدة من أن أحدكم يتذكر الخريف الماضي شرطي في "بروكلين" أطلق النار على فتى أعزل أسود (لاموند غرين) في ساحة مواقف لسوق |