"parladı" - Translation from Turkish to Arabic

    • توهج
        
    • مضيئة
        
    • لمعت
        
    • قررت بسرعة
        
    • الجماهير و
        
    • عيناها
        
    • تألقت
        
    • توهجت
        
    Ayrıca küre güzel bir şekilde parladı. Open Subtitles و أيضاً ذلك الجرم السماوي توهج
    Aşkımız alev gibi parladı. Open Subtitles توهج حبنا مثل نار حارقة
    Gözleri parladı. Birleşmeyi kurtaran o. Open Subtitles هي مضيئة و إنقاذها عملية الدمج.
    Sandığın üzerinde bir yazı parladı... Open Subtitles أحرف مضيئة تظهر على الصندوق تقول
    Gözleri tıpkı benim ve eşimin bebeğimizin kalp atışını duyduğumuzda olduğu gibi ışıkla parladı. TED فلمعت عيناها بنفس الطريفة التي لمعت بها عيني وعيني زوجتي حين سمعنا دقات قلب طفلنا.
    Adımı duyunca gözlerin parladı. Bir Romalı'dan beklenmeyecek bir şey. Open Subtitles لمعت عيناك حينما سمعت باسمي، وهذا أمر غير متوقع من روماني.
    - Rebecca öfkeyle parladı. - Bu da açıklıyor ki... Open Subtitles ريبيكا) قررت بسرعة ) ... هذا ما يفسر
    Ziyaret'in vizyona çıkmasından sonra Ángel Andrade'nin yıldızı parladı. Open Subtitles بعد إطلاق الزياره في السينما أنخيل أندرادِ أصبح محبوب الجماهير و استعاد التحكم بحياته
    Üniversitede, parladı ve kendini akıl hastalığını iyileştirmeye adadı. Open Subtitles تألقت في الجامعة وحملت على عاتقها علاج العالم من الأمراض الذهنية
    Ama bir saniyeliğine, gözlerim bembeyaz parladı ve o şeyi tuttum, böylece karşılıksız iyilikçiyle anlayabileceği bir dilden konuşabilecektim. TED ولكن وللحظه، توهجت عيناي غضباً، وقمت بإمساك هذا الشيء، اذ أستطيع التحدث مع عديم المنفعة هذا بلغة قد يستطيع فهمها.
    Hançer parladı ve sonra parçalandı onlar dokunduğu zaman bu demek ki Lionel veya Lex benim en büyük düşmanım. Open Subtitles النصل توهج ثم تحلحل وإختفى ...بعد أن لمسوه مباشرة (وهذا يعني أن (ليونيل) أو (ليكس... أحدهما هو عدوي اللدود
    Sandığın üzerinde bir yazı parladı... Open Subtitles أحرف مضيئة تظهر على الصندوق تقول
    Hawaii'de olan bir evi gördü ve gözleri parladı. Open Subtitles "ليزي)، رأت ذلك البيت) في (هاواي)" "وعينياها لمعت"
    Gözlerinin içi parladı. Open Subtitles لقد لمعت عيناه -
    - Rebecca öfkeyle parladı. - Bu da açıklıyor ki... Open Subtitles ريبيكا) قررت بسرعة ) ... هذا ما يفسر
    Ziyaret'in vizyona çıkmasından sonra Ángel Andrade'nin yıldızı parladı. Open Subtitles بعد إطلاق الزياره في السينما أنخيل أندرادِ أصبح محبوب الجماهير و استعاد التحكم بحياته
    Piskoposun lanetinden önce... ne kadar mutlu olduğunuzu hatırladı... ve gözleri parladı. Open Subtitles تذكرتْ كم كنتما سعداء معاً... قبل لعنة الأسقف. واتّقدت عيناها.
    Asasındaki taş parladı. Open Subtitles تألقت الجوهرة في عصاه
    Şu parlayan eşyalardan almıştım, sanırım tahmin ettiğimden daha fazla parladı. Open Subtitles كان لدي الكثير من أوراق التقارير اللماعة و لكن أعتقد أنها توهجت أكثر مما توقعت !

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more