"parlaklık" - Translation from Turkish to Arabic

    • اللمعان
        
    • بريق
        
    • السطوع
        
    • بريقاً
        
    Parlaklık, görme korteksim için çok zayıf. Open Subtitles اللمعان ضعيف للغاية بالنسبة لقشرة عيني البشرية
    Parlaklık teri, ter baskı hissettiğini, baskı da suçluluğu gösterir. Open Subtitles اللمعان يوحي بالعرق مما يوحي بالتوتر مما يوحي بالذنب.
    Enjektör devrede. Parlaklık monitörlerinde bir sinyal var. Open Subtitles لدينا إشارة على شاشات اللمعان.
    Anlamı, sen doğduğunda yüzünde bir duvak gibi Parlaklık vardı. Open Subtitles إنَّهُ يعني أنَّكِ عندما ولدتِ كانَ هناك بريق على وجهك
    İlk başta, Parlaklık eziliyordu, ama bakmaya devam ettim, gözlerimi kırpmamaya zorladım kendimi. Open Subtitles في باديء الأمر السطوع كان ساحقا لكني إستمريت بالنظر مجبرا نفسي أن لا أرمش
    Lliad Parlaklık getirecekti... Open Subtitles إلياد يعطي بريقاً شعر ظهر كلبك.
    Parlaklık monitörlerinden bir sinyal alıyoruz. Open Subtitles لدينا إشارة على شاشات اللمعان.
    Bu Parlaklık ise gliserine işaret ediyor. Open Subtitles و هذا اللمعان يبدو أنه الجلسرين
    Parlaklık monitörleri aktif. Open Subtitles شاشات اللمعان تعمل.
    Mükemmel Parlaklık. Open Subtitles اللمعان الجميل
    Sisin içinde küçük bir Parlaklık ve sonra bana bakan iki kırmızı göz gördüm. Open Subtitles كان مجرد بريق صغير في الضباب ثم رأيت عينان حمراوان تحدقان إلي,
    Uzun süren Parlaklık "Mademoiselle Rose Red" şimdi satışta. Open Subtitles بريق دائم مع "الآنسة الزهرة الحمراء . الآن في المتاجر
    Ve sonra Parlaklık yitip gitmeye başladı. Open Subtitles وبعد ذلك السطوع بدأ يذوب
    Gülüşünüze Parlaklık katın. Open Subtitles *أعط إبتسامتك بريقاً متميّزاً*

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more