Ziva'nın sürekli olarak İsrailli eski ajanlarla görüşmesi Parsons'ın ilgisini çekti. | Open Subtitles | حسنا,بارسونز كان مهتما باتصالاتها المتكرره مع ناشط فى عمليات حربيه اسرائيليه |
Sonuç olarak, Parsons'ın iki oğlu yaralanmış, karısı ve en küçük çocuğu ölmüştü. | Open Subtitles | وزوجته والابن الأصغر قتلا أما بارسونز فلم يكن حتى في المنزل |
Ama o "bayraklı" dosyaları onlara neden Seaver Parsons'ın aile yadigârı evine 100 yasal silahı soktuğunu söylemiyordu. | Open Subtitles | أن سيفر بارسونز قد ورث عن عائلته مالا قام به بمائة صفقة سلاح تم شراؤها بشكل قانوني |
Ya da onlara neden Parsons'ın kısa süre önce satış lisansı için başvurduğunu ya da Parsons'ın, ailesine koleksiyonunu birilerinin çalmak isteyebileceğini söylediğini anlatmıyordu. | Open Subtitles | للحصول على ترخيص لبيعها ولا علموا أن بارسونز قد حذر عائلته أن بعض الناس قد يريدون سرقة مجموعته |
Patron, bunlar Parsons'ın son beş davası. | Open Subtitles | رئيس,هذه أخر 5 قضايا لبارسونز |
Daha sonra ise Bayan Parsons'ın gelmeyi bıraktığını gördüm. | Open Subtitles | والآن أكتشف أن السيدة بارسونز توقفت نهائياً عن المجيء |
Parsons'ın destesinde ne varmış görelim bakalım. | Open Subtitles | لنرى ماذا سيتبقى فى مجموعه أوراق بارسونز |
Ama Adalet Bakanlığı'daki tanıdığım bana, Parsons'ın erişimindeki tüm dosyalarının olduğu bu listeyi verdi. | Open Subtitles | مصدرى فى وزاره العدل قام باعطائى هذه القائمه لجميع الملفات التى كان يدخل اليها بارسونز |
Parsons'ın radarı altında kalmanın en iyi yolu çalışmaya devam etmek. | Open Subtitles | أفضل طريقه للبقاء تحت رادار بارسونز هى الاستمرار فى العمل |
Parsons'ın telefonundan gelecek sinyali masamda takip etmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد للاشاره التى فى هاتف بارسونز أن يتم تعقبها الى مكتبى |
Bak, Tom, eğer bu bir cadı avı ise, eğer Parsons'ın amacı bu kuruma zarar vermekse, o zaman neden beni hedef almıyor? | Open Subtitles | انظر,توم اذا كان هذا للنيل منا اذا كان هدف بارسونز هو ايذاء هذه الوكاله اذا لم لست أنا من فى مهب الريح؟ |
Parsons'ın yaptığı her şey meşru. | Open Subtitles | يمكننى أن أؤكد لكم أن كل ما يقوم به بارسونز قانونى |
Parsons'ın kurallarına göre oynuyoruz, bu da yanlış bir şey yaptığımızı kabul ettiğimiz anlamına geliyor. | Open Subtitles | اذا لعبنا وفق قواعد بارسونز هذا يعنى أننا نعترف أننا قمنا بشئ خاطئ |
Neden Parsons'ın soruşturmasını durdurmak için daha fazla şey yapmadık? | Open Subtitles | لم لم نفعل المزيد لنوقف تحقيقات بارسونز ؟ |
Bay Parsons'ın İngilizce dersinde, arkanda otururdum. | Open Subtitles | -ثانوية "فيرفيو " كنت أجلس خلفكِ في صف السيّد "بارسونز" للغة الإنجليزية |
Parsons'ın özel hayatına bir bakalım. | Open Subtitles | ألق نظره على حياه بارسونز الشخصيه |
Onun için Washington Eyaleti DMV'sinden - - Nicholas Parsons'ın ehliyetindeki fotoğrafını yollamalarını istedim. | Open Subtitles | لذلك طلبت من قسم المركبات بـ (واشنطن) أن يرسل لي صورة من رخصة قيادة (نيكولاس بارسونز) |
David Connor. Ellen Parsons'ın nişanlısı. | Open Subtitles | ديفيد كونر خطيب الين بارسونز |
Jethro, tarihteki en büyük keskin nişancılardan biri olması dışında Herb Parsons'ın aynı zamanda ördek çağırma şampiyonu olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | (جيثرو)، هل تعلم إنه بعيداً عن كونه أحد أعظم الرماة في التاريخ، فإن (هيرب بارسونز) أيضا بطل في إصطياد البط. |