Lavon, Parti için bahçeni yeşilleyenler maç için sahayı da yeşillediler mi? | Open Subtitles | لافون، الناس الذين طلو عشبكَ للحفلة هم أيضاً صبغوا الحقلَ للعبةِ الكبيرةِ؟ |
Akşamki Parti için dekoratif birşeyler kullanabiliriz. Orada dolapta birşeyler var. | Open Subtitles | لربما علينا أن نستعمل بعض الزينة للحفلة هذه الليلة |
Harika Parti için teşekkürler. | Open Subtitles | رغم أنى أكره ذلك . شكراً على الحفلة الجميلة |
- Bir Parti için falan mı hazırlanıyoruz? | Open Subtitles | هل نحن مستعدين لحفلة أو شيء من هذا القبيل ؟ |
Oh, biz parti yapmaya geldik. Parti için kalmak istiyoruz. | Open Subtitles | لقد حضرنا من أجل الحفلة و نودّ أن نبقى من أجلها. |
Hayalet olduğunuz anda Parti için bu güvenli alana geleceksiniz. | Open Subtitles | فور تحوّلك إلى شبح، نعود هنا لمنطقة الأمان للإحتفال |
Bente Langager tecrübesiz. Morten Guldborg basiretsiz Bent Sejro da Parti için fazlasıyla değerli her ne kadar Başbakanla arası açılmış olsa da. | Open Subtitles | لن تختاروا لانغاغر او غولدبورغ وسيريو مهم للحزب |
Şimdi Parti için giyinmelisiniz çocuklar. | Open Subtitles | أتعرفان ، كان من المفروض أن ترتديا ملابس جيدة للحفل وقد أصبحتما قادرين على شرائها |
Taksi şoförü takımı Parti için burada bıraktığını söyledi. | Open Subtitles | سائق سيارة الأجرة أخبرني بأنه أحضر الفريق هنا من أجل حفلة |
Parti için hazırlık yapmam gerekti. Sorun nedir? | Open Subtitles | كان عليَّ أن أتجهز للحفلة, ما الأمر المهم؟ |
Tamam, herkes, Parti için hazırlamak için zaman. | Open Subtitles | حسناً جميعكم ، لقد حان الوقت للتجهيز للحفلة |
Hemen dönmemizi ve Parti için hazırlanmamızı istemişti. | Open Subtitles | طلبت منا العودة فوراً ؛ لكي نكون مستعدين للحفلة |
Bir Parti için 3 haftadır çalışıyordum ve sonra bir anda çöpe atıldı. | Open Subtitles | لقد عملت على الحفلة طوال 3 أسابيع و كل ذلك ذهب هباء |
Viski için teşekkürler ve küçük Parti için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على الويسكي وشكراً على الحفلة اللعينة |
Parti için Dobler'a gidiyoruz. | Open Subtitles | نحن ذاهبون إلى دوبلير لحفلة مختلطة للمبتدئين |
Evet, merhaba. Bu öğleden sonraki Parti için, kızlarınızın olup olmadığını merak ediyordum. | Open Subtitles | اريد ان اعرف ان كان هناك فتاة متوفرة لحفلة لهذا المساء ؟ |
Dooey, Parti için durup krema almamız gerekiyor. | Open Subtitles | دوي علينا التوقف لشراء بعض الزغب المخفوف من أجل الحفلة |
Ölmeden önce Brixton'tan o kadar yolu Neoevrim'deki Parti için gelmiştim. | Open Subtitles | لقد قطعت الطريق كاملاً من "بريكستون" للإحتفال في نادي "نيولوشن" قبل أن أموت |
Sizi suçlamaya gelmedik efendim. Parti için en iyisinin bu olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحنُ لا نلقي باللوم عليك سيدي ولكننا نؤمن بأن هذا هو الأصلح للحزب |
Şimdi dinle.eğer herşeyi bilmek istiyorsan,Onların Parti için ihtiyac duyduklarını söyledikleri şeylerin bir listesi var. | Open Subtitles | الآن ، اسمعي ، مادمتي تعرفين كل شيء هناك قائمة بالأشياء التي يحتاجونها للحفل |
Taksi şoförü takımı Parti için burada bıraktığını söyledi. | Open Subtitles | سائق سيارة الأجرة أخبرني بأنه أحضر الفريق هنا من أجل حفلة |
Dinleyin, çocuklar, Parti için çok teşekkürler | Open Subtitles | أنصتوا يارفاق، شكرًا جزيلًا على الحفل. |
Bu geceki Parti için içkileri ben alıyorum. | Open Subtitles | انظر, أنا من سيشتري المشروبات لحفل الليلة |
Parti için mükemmel mekânı rezerve ettim ve muhteşem sanatçılar ayarladım. | Open Subtitles | حجزت المكان المثالي و بعض المؤديات الرائعات من أجل الحفل |
Annen ve benim Parti için yardıma ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أنا ووالدتُك بحاجة للمساعدة بشأن الحفلة |
Parti için kendine bir elbise al. | Open Subtitles | تشتري لنفسك شيئا أن يجعلك حقا متعة للاحتفال. |
Evet, aslında mesajını aldığımda Parti için hazırlanıyordum. | Open Subtitles | نعم, حسنا, لقد كنت أستعد لأجل الحفل عندما وصلتني رسالتك |
Yarın akşamki Parti için kiralayabilelim diye bir şeyler ayarlayacakmış. | Open Subtitles | و يقول أنها ستُعطينا صفقة جيدة لنؤجر المكان لليلة الغد لأجل الحفلة |