| Orada, patatesleri ekiyordum, parçalara ayırıp ekiyordum. Ve arılar, elma ağacında çalışıyorlardı. Yabanarıları ağacın sallmasını sağlıyordu. | TED | كنت هنا ، أغرس القطع ، أقطع البطاطا وأزرعها و كان النحل يعمل فوق تلك الشجرة نحل يجعل الأمر مليء بالحيوية |
| Irlanda'nın patatesleri genetik olarak aynıydı. | TED | كانت البطاطا في أيرلندا متطابقةً وراثيًّا. |
| Neden kamptaki patatesleri topluyor? | Open Subtitles | لماذا يشترى كل البطاطا التى في المعسكرِ ؟ |
| Masayı kurdum patatesleri pişirdim... ve o evde değil. | Open Subtitles | جهزت طاولة الطعام وطبخت البطاطس ولم تأتي بعد |
| patatesleri böyle pişiren birisini hiç görmemiştim. | Open Subtitles | أنا لم أر أمن قبل شخصا يطهو البطاطس بهذه الطريقة |
| Ross, tatlı patatesleri uzatır mısın? Joey'de de patates püresi var, eğer değiştirmek istersen. | Open Subtitles | و جوى حصل على البطاطس المهروسة اذا كنتى تريدين ان تبدليهم |
| Maria, bebeği bırak ve patatesleri yap. | Open Subtitles | ماريا , اتركي الطفل و اذهبي لتري البطاطا |
| Yetiştirdiğin patatesleri sen topla hırslı çocuk. | Open Subtitles | إزرع البطاطا وإحصدها بنفسك أيها الولد الطموح |
| Ali, Zehra'ya söyle, eğer bebek uyuduysa patatesleri soysun. | Open Subtitles | علي. قل لزهرة بأن تقضر البطاطا بعد أن تضع الطفل في سريره |
| Annem, eğer bebek uyuduysa, patatesleri soymanı istiyor. | Open Subtitles | أمي تقول بأن عليك تقشير البطاطا إذا كان الطفل نائما |
| Gidip patatesleri getirip getirmediklerine bir bakayım. | Open Subtitles | يفضل أن أذهب لأتحقق إذا أحضروا طلبية البطاطا |
| Evet. Lütfen patatesleri kontrol et Marie. | Open Subtitles | رجاءً، ماري، أُريدُك لتَدقيق هذه البطاطا. |
| Onları da ben hallederim. Yabanmersinlerini severim. Öyleyse ben de patatesleri alayım. | Open Subtitles | . سأقوم بذلك , أنا أحب التوت البرى . إذن أنا سأقشر البطاطا |
| Şu hemen yanında duran patatesleri ezmeye hiç vaktim yok sanırım. | Open Subtitles | لا أظن أن لدي الوقت لهرس هذه البطاطس أنتي تقفين جانبي تماماً |
| -Bay Lawson! O patatesleri kesiyor musunuz, ne yapıyorsunuz? | Open Subtitles | سيد لاوسون,هل أنت تقطع هذه البطاطس أوماذا؟ |
| Sonra o üzeri gevrekli erimiş peynirli kızartma için patatesleri soyacağım. | Open Subtitles | و سأقشر البطاطس لطبخها مع الجبن المتموِّج الذائب أعلاها |
| Voltajı yükseltmek için patatesleri gruplar halinde bağlıyorum. | Open Subtitles | أجل، أنا أوصل مجموعة من البطاطس على التسلسل لرفع التوتر |
| Sonra amperajı yükseltmek için patatesleri paralel olarak bağlayabiliriz. | Open Subtitles | ثم يمكننا ربط هذه البطاطس معاً على التفرع لزيادة شدة التيار محطة بطاطية رائعة كلياً بطاطياً |
| Kesinlikle patatesleri kastetmeye çalıştığına eminim. | Open Subtitles | أعتقد حقاً ، أنه يريد أن يحصل علي البطاطس |
| patatesleri susturucu diye kullanarak, şişelere ve konserve kutularına ateş ediyormuş. | Open Subtitles | كان يُصوّب على قوارير الخمر والمبيّض من مسافة مربّعٍ سكني مستخدمًا حبّة بطاطا لكتم الصّوت |
| Mösyö, ağzımı çoktan Fransız patatesleri ve mantar dolmaları ile doldurdum ama belki bir yerde bir gece içkisi içebiliriz? | Open Subtitles | سيدي,لقد قمت بالفعل بملئ طبقي بالبطاطس المحمره و المشروم, لكن ربما نشرب المشروب الاخير في مكان آخر؟ |
| Mısır gevreğinin yerini soran birine "Hindinin oraya gidin, sol dönün tatlı patatesleri ve yabanmersini sosunu geçince tam sağınızda olacak." diyeceksiniz. | Open Subtitles | تجاوبهم إذهب بإتجاه الديك الرومي، إنعطف يساراً وبعد أن تتجاوز اليام وصلصله التوت |
| Kurabiye ve patatesleri Yerlerdi kiloyla | Open Subtitles | الذي أكلوا البسكويت والبطاطس المقلية بالجملة |