"patlamış mısırı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفشار
        
    • الفوشار
        
    • الفيشار
        
    Hayatımızın her dakikası bir dünya prömiyeri ve babam Patlamış mısırı aldı bile. Open Subtitles كل دقيقة من حياتناً هي إفتتاحية عالميه و أبي إشتري الفشار مسبقاً
    Gerek yok. Patlamış mısırı almak için kredi kartını kullanmış. Open Subtitles لا داعي، الرجل استخدم بطاقته\ الأئتمانية لشراء ذلك الفشار
    O zaman şekerlemeyi ben sipariş ederim ve Patlamış mısırı da ben doldururum. Open Subtitles حسنـــاً, سأطلب المزيد من الحلوى و أضع المزيد من الفشار . في آلة الفشار
    Patlamış mısırı ve meyan kökünü hazırlayın çünkü başını gerçekten de seveceksiniz. Open Subtitles حسنا , حسنا , جهزوا الفشار وعرق السوس لانكم سوف تحبون كيف بدأ هذ الامر
    Keşke o Patlamış mısırı yiyen insanların atardamarlarının fotoğrafını ona gösterebilseydim. Open Subtitles اتمنى فقط ان ارية صوراً لشرايين الناس بعد ان اكلوا هذا الفوشار
    Patlamış mısırı paylaştık mısırı MM'S'le karıştırdı ki bu harika bir fikirdi. Open Subtitles فتشاركنا في الفيشار وهي مزجته بحلوى إم آند إمز
    Patlamış mısırı ağızlarına götürürlerken duraksat onları. Open Subtitles تريد إيقاف هذه الحركة من الفشار إلى الفم
    Dün gece biri Patlamış mısırı yakmış galiba. Open Subtitles الرائحة تدل كما لو كان أحداً قد أحرق الفشار الليلة الماضية
    Sen harika yemeğini mükemmel arkadaşlarınla al, ve patlamış Patlamış mısırı ağacı ve kızılcıkları, ve Noel kartlarınızı geri dönüştürmeli kağıtlarla gönder. Open Subtitles ننظر ، هل يمكن أن يكون لديك المعنية و عشاء رائع مع كل أصدقائك بارد و الفشار الحقيقي و شجرة والتوت البري و كل شيء ،
    Ben biletleri ve zencefil susam-karamelli Patlamış mısırı aldım bile. Open Subtitles و الفشار بنكهة الكراميل ... والسمسم والزنجبيل
    O koca kutu Patlamış mısırı yemeyecektim. Open Subtitles ما كان عليَّ أكل ذلك الكمّ من الفشار.
    Patlamış mısırı tükürdüm. Özür dilerim. Open Subtitles اي بصقت الفشار انا اسفة , حسنا
    Patlamış mısırı çok seversin. Open Subtitles أريد بعض الفشار
    Büyük boy Patlamış mısırı bulan Orville Redenbacher... rock star David Byrne ve Adalet Bakanı David Souter bire inekti. Open Subtitles مثل مخترع الفشار الرائع (ارفيل ردباكر) ومغني الروك (ديفد بيرن) و(ديفد سكوتر)
    Patlamış mısırı ben alırım. Open Subtitles سأحضر بعض الفشار
    Buluşuyoruz o zaman. Patlamış mısırı sen getiriyorsun. Open Subtitles هذا موعد وأحضر معك الفشار
    Şimdi Patlamış mısırı bana ver. Open Subtitles الان اعطني الفشار
    - Bu tarz Patlamış mısırı seviyorum. Open Subtitles أحب هذا النوع من الفشار
    Patlamış mısırı seviyorsun. Open Subtitles تحب الفشار
    - Nick, Patlamış mısırı ye. Open Subtitles "نك" تناول الفشار .
    Siz cidden bütün bu peynirli Patlamış mısırı yemek konusunda bana meydan mı okuyorsunuz? Open Subtitles هل تتحدّونني فعلاً يا رفاق على تناولِ هذه العلبة بأكملها من الفوشار بطعم الجبنة؟
    O Patlamış mısırı yememeliydim. Open Subtitles أعرف انى لم يجب .على اكل هذا الفيشار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more