Okumak, birlikte paylaşabileceğimiz, eşit bir şekilde paylaşabileceğimiz bir evren veriyor. | TED | فهي تمنحنا عالماً يمكننا أن نتشاركه جنباً إلى جنب، بحظوظ متساوية. |
Aşk bizim gibi bir insanlar için alakasız, bu bizim paylaşabileceğimiz bir ayrıcalık değil. | Open Subtitles | الحب لا صلة له بأناس مثلنا، امتياز لا نتشاركه. |
Hiram Bingham'in imkânsız hayalini beraber paylaşabileceğimiz, mükemmel bir geleceğe dönüştüreceğiz. | TED | سنقوم بأخذ الحلم المستحيل ل"هيرام بينغهام" وسنحوَّله إلى مستقبل مدهش بإمكاننا جميعا أن نتشاركه معا. |
paylaşabileceğimiz bir şişe içkim var. | Open Subtitles | عندي مشروب يمكننا مشاركته |
paylaşabileceğimiz bir şişe içkim var. | Open Subtitles | عندي مشروب يمكننا مشاركته |
En azından seninle paylaşabileceğimiz bir şey değil, hödük. | Open Subtitles | على الأقل لا شيء نتشاركه معك أيها الغبي |