"paylaştığınız" - Translation from Turkish to Arabic

• تشاركتما
• مشاركتكِ
• لمشاركتك
• لمشاركتكِ
• تتشاركان
• تشتركان
• تقتسمانهِ

Yatağınızı paylaştığınız onca yıl her soruşunda hayır dedi.
كل هذه السنوات تشاركتما فراش طوال الوقت كنت تطلب، وكانت ترفض

Başka paylaştığınız hobiler var mıydı? Kundaklama gibi mesela.
هل تشاركتما في هوايات أخرى؟

Benimle bunu paylaştığınız için teşekkür ederim.
أقدر مشاركتكِ إياي هذا

Christine'in eşyalarını bizimle paylaştığınız için teşekkürler.
شكراً لكِ مجدداً يا د. (برينان) على مشاركتكِ لأغراض (كريستين) معنا.

Aman Allah'ım ne kadar güzel bir ironi bu. Benimle paylaştığınız için teşekkür ederim.
يا لها من سخرية لذيذة شكرا لمشاركتك بها معي

arkadaşlarınızı ve ailenizi benle paylaştığınız için teşekkürler.
شكراً لمشاركتكِ أصدقائكِ وعائلتك معي

Belki de bu, onun aynı evi paylaştığınız zamanları özlediğini belirtme şeklidir.
ربما هي طريقته لقول أنه يشتاق لكما ويشتاق للبيت الذي كنتما تتشاركان به

Sadece isa ismini paylaştığınız için değil?
ليس لمجرد انكما تشتركان فى نفس الأسم "يسوع"؟

Meredith'le Jason'a ve paylaştığınız aşka bir hediye.
وكتحيّة لـ (ميريديث وجيسون) والحبُّ الذي تقتسمانهِ يارفاق

Bu bilgiyi bizimle paylaştığınız için çok sağ olun. Ne zaman söyleyecektin bize?
شكراً لمشاركتك هذا معنا، متى كنت ستخبرنا؟

Bizimle paylaştığınız için teşekkürler, Bay Bayraktaş.
شكرا لمشاركتك هذا ، سيد فلاغستون

Annabel'e ve size hikayenizi paylaştığınız için... teşekkür etmeye geldim.
من بوسطن كى أشكر (أنابيل) وأشكرك لمشاركتكِ قصتك

Ofisini paylaştığınız Lisa Cuddy'e benden selam söyleyin.
نعم, قولي مرحبا لليسا كادي عندما تلتقين معها في المكتب الذي تتشاركان به

Rainer'la paylaştığınız ortak bir şeye ihtiyacımız var.
نحتاج ان نجد شيئا تتشاركان به انت و رينير

Kaplumbağanızı nasıl paylaştığınız umrumda değil.
لا يهمني كيف تشتركان في رعاية السلحفاة

Meredith ile Jason'a bir övgü olarak ve sizin paylaştığınız sevgi için.
وكتحيّة لـ (ميريديث وجيسون) والحبُّ الذي تقتسمانهِ يارفاق