"pazarlık için" - Translation from Turkish to Arabic

    • للمساومة
        
    • للتفاوض
        
    • كورقة مساومة
        
    İstihbaratımı nereden aldığımı hiçbir zaman bilmezler ama bir şeyler bilirsem Pazarlık için çok daha iyi bir konumda olurum. Open Subtitles انهم لن يعلموا من اين اتيت بالمعلومات ولكنى لو عرفت شيئا سأكون فى موضع افضل للمساومة هناك
    Onu Pazarlık için kullanabileceğini düşündün. Open Subtitles لقد إعتقدتي أن بإمكانكِ إستخدامها للمساومة.
    Sanırım Pazarlık için geldin. Open Subtitles أنت جئت للمساومة , أفترض
    Bunu söylerken kastettiğim bireysel alımlar değil ama yine de artık Pazarlık için çok daha geniş bir alan var. Open Subtitles و على هذا الأساس, مبيعات المنازل القديمة ..,تتم على أسسٍ فردية في حين يوجد مجال للتفاوض
    İdama mahkum edildin, Pazarlık için pek iyi durumda değilsin. Open Subtitles انت محكوم بالإعدام ليس بموقف قوي للتفاوض
    Bu belkide Kuklacı'ya ulaşabilmek için son şansımız. Şef artık onun ne olduğunu biliyor, onu Pazarlık için kullanacaktır. Open Subtitles حتّى وإن أرجعنا سيّدة الدمية للقسم التاسع، كل ما سيفعله الرئيس هو استخدامها كورقة مساومة.
    Bu Pazarlık için bir tezgah. Open Subtitles هده اداة للمساومة
    Pazarlık için zamanım yok. Open Subtitles لا أملك الوقت للمساومة
    Pazarlık için zamanım yok. Open Subtitles لا أملك الوقت للمساومة
    Pazarlık için vaktimiz tok. Arkadaş ve aile fiyatından 120 gram kadar istiyoruz. Open Subtitles لا يوجد للمساومة ربع باوند
    Pazarlık için bazı yetkililerle görüşebilirim. Open Subtitles يمكنني الاتصال ببعض المسؤولين للتفاوض معهم
    Ticarete açıklarsa Pazarlık için sen yetkilisin. Open Subtitles - إذا كانت حكومة ايرونادا تقبل المقايضة -أنت مخول للتفاوض
    Bu yüzden Pazarlık için ilk ben gideceğim. Open Subtitles لهذا سأذهب أولاً للتفاوض معهم.
    Pazarlık için çok fazla şansın yok. Open Subtitles ليس لديك الكثير من الخيارات للتفاوض
    Belki de Karen onları Pazarlık için kullanmayı düşünüyordur. Open Subtitles ربما "كارين" تريد إستخدامها كورقة مساومة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more