"peşine düşecek" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيلاحق
        
    • ستطارد
        
    • سيسعى خلف
        
    • للنيل
        
    • قادم بالنسبة
        
    • ذاهب خلف
        
    • ستلاحق
        
    • سيأتي بحثاً
        
    • سوف يطاردك
        
    • سيطاردك
        
    • ستذهب خلف
        
    • ستسعى
        
    • ستأتي لتطاردكَ
        
    Koruyucu kadını öldürdü. Kızının peşine düşecek. Open Subtitles لقد قتل الأم البديلة سيلاحق ابنته
    - Son kardeşin peşine düşecek. Open Subtitles ستطارد الأخت الأخيرة
    Uzun boylu kumral bir kurbanın daha peşine düşecek ve daha kötü işkence edecek. Open Subtitles سيسعى خلف سمراء طويلة أخرى و التعذيب سيكون أسوأ
    Bu şey yüzünden peşine düşecek Fleming'in apaçık rüşvet verdiği bir sürü savcı var. Open Subtitles سيقوم " فليمنج " بتعيين كل المحاميين للنيل منكِ لقيامك بهذا..
    Flash peşine düşecek biliyorsun değil mi? Open Subtitles فلاش قادم بالنسبة لك، هل تعلم؟
    Sanırım dövüş sırasında Logan'ın peşine düşecek. Open Subtitles أعتقد إنّه ذاهب خلف (لوغان) في المباراة الكبيرة
    Kendini kandırma. Köylülerle sınırlı kalmayacak. Bana yakın olan herkesin peşine düşecek. Open Subtitles و لا تخدع نفسك، فلن تكتفي بالفلّاحين بل ستلاحق أقرب الناس إليّ
    Babalarınızın, amcalarınızın, kuzenlerinizin peşine düşecek. Open Subtitles سيلاحق آباءكم وأعمامكم وأبناء عمومتكم.
    Senin için Jeremy'i oradan çıkaracak ama daha sonra kim zarar görürse görsün Connor'un peşine düşecek. Open Subtitles سيُخرج (جيرمي)، لكنّه عندئذٍ سيلاحق كونر) بغض النظر عمّن سيتأذّى)
    Şimdi ise yıldız, hayranının peşine düşecek. Open Subtitles والآن النجم سيلاحق معجباً
    Arkadaşının peşine düşecek halin yok. Open Subtitles وكأنك ستطارد صديقك أولاً
    Genç halimizin peşine düşecek. Open Subtitles ستطارد أشخاصنا الأصغر عمراً
    Beau'yu öldürdüğünde önüne çıkan her vampirin peşine düşecek ve şimdi de bir hastane dolusu vampirle birlikteyiz. Open Subtitles وحالما تنال من (بو)، ستطارد كلّ مصّاص دماء آخر في سبيلها وهذه المستشفى الآن تعجّ بمصّاصي الدماء.
    Thornton bu gece defterin peşine düşecek, değil mi? Open Subtitles (ثورنتون) سيسعى خلف الدفتر هذه الليلة، أليس كذلك؟
    İşe yaradı. Biz olmadan, Moreau'nun peşine düşecek. Open Subtitles لقد نجحت ، سيسعى خلف (مورو) بدوننا
    Bir kez daha Kurtarıcı'nın peşine düşecek. Open Subtitles سيذهب للنيل مِن المخلّصة ثانية
    Flash peşine düşecek biliyorsun değil mi? Open Subtitles فلاش قادم بالنسبة لك، هل تعلم؟
    Durdur onu, Liz. Lydia ve Wickham'ın peşine düşecek. Open Subtitles (أوقفيه يا (ليز (إنّه ذاهب خلف (ليديا) و (ويكهام
    O sonuçları yaşamış biri olarak söyleyeyim, ailenin peşine düşecek. Open Subtitles كشخص قام بتوزيع هذه العواقب لسنوات فإنها ستلاحق عائلتك.
    - Agnes'ın peşine düşecek. - Evet. Open Subtitles سيأتي بحثاً عنها ، بحثاً عن (آغنيس ـ أجل
    Toretto ona ellerini sürersen ben dahil tüm dünya peşine düşecek. Open Subtitles اذا وضعت يديك على هذا الشىء العالم كله سوف يطاردك بما في ذلك انا
    Bir kökeni öldürmek isteyen herkes senin peşine düşecek. Open Subtitles أيّ امرئ أراد قتل مصّاص دماء أصليّ قط سيطاردك.
    Rachel'in peşine düşecek demiştim ve düştü. Open Subtitles اخبرتك انها ستذهب خلف رايتشيل, و قد فهلت
    Er ya da geç Kitajima çetesi o mıntıkanın peşine düşecek. Open Subtitles عاجلًا أو آجلًا عصابة (كيتاجيما) ستسعى من أجل تلك المنطقة
    Ama ileride bir gün senin peşine düşecek. Open Subtitles لكن يوم من الأيّام، ستأتي لتطاردكَ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more