"pençelerin" - Translation from Turkish to Arabic

• المخالب
• مخالب
• مخالبك
• ومخالب

Pençeler bir şeyi delmek için, patlatmak için ve tutmak için uygun ama pençelerin uçları yakalamayı zorlaştırıyor ve tehlikeli olabilir.
تُعدّ المخالب مثاليّة للثقب والتنقيب والتعلُّق، لكنّ نهايتها تجعل الإمساك صعبًا، وخطرًا بشكلٍ محتمل.

Kusursuz bir uçuş gerektiren bu kavgalar pençelerin kullanılmasıyla zirveye ulaşır.
هذه المعارك تتطلب طيراناً محكماً وتبلغ الذروة عادة بعرض المخالب

Merak etme, pençelerin oldukça derine girmesi gerek. Ama mümkün, değil mi?
لا تقلق بهذا الشأن، لابد أن تنغرز المخالب بعمق شديد.

Planın neydi? pençelerin çıkana kadar radyatöre bağlı oturmak mı?
هل خططت للبقاء هكذا حتى تنموا لك مخالب ؟

Yeni haber. Ben bir veterinerim. pençelerin ve kuyruğun yok.
لدى نبأ لك, أنا طبيبة بيطرية وأنت ليس لديك مخالب وذيل

pençelerin dışarıdayken süvarilerin kalanı ne olacak?
وماذا عن نصف الفرسان عندما تنشب مخالبك بهم؟

Dikkat et, pençelerin gözüküyor.
انتبهى ماجى ، انك تظهرين مخالبك

Hatırladığım son şey, dişlerin ve pençelerin saplanmasıydı.
‫آخر ما أذكره ‫أنياب ومخالب تغرز بي

Aslında ben bu pençelerin, nasıl senin gücünü emebildiğiyle daha çok ilgileniyorum.
إنني شخصياً مهتم أكثر بقدرة هذه المخالب على إمتصاص قواك.

pençelerin senin olmadığını bilmek yeter.
تعرف ما يكفي لتعرف ان المخالب ليست لك

pençelerin altında deri kalıntısı bulduk.
وجدنا جلد بشري تحت بعض المخالب

S.T.A.R. Laboratuvarları, pençelerin kalıntılarını bir haftaya analiz etmiş olur.
ينبغي على مختبرات (ستار) أن تحلل رفات المخالب خلال أسبوع

- pençelerin senin olmadığını söyledim.
؟ - أنت قلت أن المخالب ليست لك

pençelerin. pençelerin Malia.
ماليا، المخالب

Senin pençelerin çıkmadan önce ben mutant hakları için mücadele ediyordum, evlat.
يا فتى لقد كنت اقاتل على حقوق المتحولين من قبل ان يكون لديك مخالب

Eğer, keskin, koca pençelerin vücudunu paramparça etmesini istemiyorsan...
إذاً , إذا كنت لا تحبذ رؤية مخالب ضخمة حادة تقوم بتمزيق أجزاء من جسمك

Artık hiçbir şeyin yok. Ne pençelerin, ne kürkün, ne de dişlerin. Arkadaşların da yok.
الآن لا تمتلك شيئاً، بلا مخالب بلا فرو، بلا أسنان ، بلا أصدقاء

Birazdan pençelerin içine kaçar.
‫قريبا، سيصعب عليك ‫إبقاء مخالبك خارجا

Senin... pençelerin var.
لك , ومخالب,