Abimi affetmek zorundasın O penisiyle düşünür ve peniside hiç zeki değil. | Open Subtitles | سامح أخي، فهو يفكر بقضيبه وقضيبه ليس عبقرياً |
"Düşünde Venüs'ü gördü Ve penisiyle oynadı | Open Subtitles | وحلم بفينوس وعبث بقضيبه |
Senden penisiyle beraber hoşlanıyor. | Open Subtitles | إنه يحبك بقضيبه |
O herifin Fransız penisiyle... kaç defa ilişkiye girdin? | Open Subtitles | كم مرة مارست الجنس مع عضوه الفرنسي؟ |
Bir ordu boğazıyla beslenir, Walter Larson penisiyle. | Open Subtitles | الجيش يزحف على بطنه و(والتر لارسون) يزحف على عضوه |
Peki şu garson çocuğun penisiyle ilgili ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا يمكنك أن تخبريني عن أي شيء يتعلق بقضيب ذلك الشاب؟ |
Görünüşe göre oğlunuz, diğer çocuğun penisiyle nasıl oynayacağını bilmediğinden, ortada bir anlayışsızlık durumu olmuş. | Open Subtitles | على ما يبدو، ليس هناك مشكلة الموقف الأيجابي لأن ابنك يعرف كيفية اللعب بقضيب فتى آخر |
Sonra biri de penisiyle kurtulmasına yardım etti. | Open Subtitles | وقام واحد منا بمساعدتها بقضيبه! |
Eğer bir kadınsan, Scott seni penisiyle dürtecek. | Open Subtitles | إذا كنت امرأة، (سكوت) سيدغدغك بقضيبه |
Belki penisiyle oynamana izin verir. | Open Subtitles | لعله يسمح لك بلمس عضوه |