| Penny ile bir ilişki yaşayabilmeyi umuyordum. Belki bir gün seks yaparız diye. | Open Subtitles | كنت آمل أن أؤسس علاقة مع بيني ربما قادتنا يوما إلى الجنس |
| Kendimi asla affetmeyeceğim, senin affetmeni de beklemiyorum, ve beni bir özeleştiri ve arınma seansı için Penny ile yalnız bırakırsan çok sevinirim. | Open Subtitles | لن أسامح نفسي أبدا و لا أتوقع أن تسامحني أيضا و سوف أكون ممتنا لك لو تركتني مع بيني من دون أي تدخلات أو انتقادات |
| Çok isterdim ama tam da Penny ile yoga yapmak üzereyim. | Open Subtitles | أحب هذا، لكني على وشك القيام بتمارين اليوغا مع بيني. |
| O halde cinsel organına söyle, Penny ile yaptıklarım onu ilgilendirmez. | Open Subtitles | حسنا, أخبر أعضاءك التناسلية أن لا شأن لها بالذي بيني و بين بيني |
| Selam, Penny ile karşılaştım bir şeylere kızmış gibiydi. | Open Subtitles | رجعت لتوي من بيني بدت منزعجة من شيء ما |
| Biraz önce Penny ile konuştum ve o da onu karşılamaya gitti. | Open Subtitles | لا اعلم بيني قالت وانها ستلتقي به |
| Leonard'ın Penny ile olan ilişkisine çok fazla takıldığını fark ettim de. | Open Subtitles | لاحظت لينورد يضايق كثيراً عن علاقته مع بيني |
| Sen de fiziksel ilişkimizi Penny ile tartışıyorsun. | Open Subtitles | لقد ناقشت الجوانب من علاقتنا الجسدية مع بيني. |
| Koridorda Penny ile konuşuyordum. | Open Subtitles | لَكنّي كنت عند المدخل أدردش مع بيني |
| Sanırım hepimiz Penny ile konuşuyoruz. | Open Subtitles | أعتقد أن كلنا نتكلم مع بيني هنا |
| Aslında, bu öğleden sonra biraz izin almak istiyordum Penny ile başka deneyler yapmak için. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت أفكر بأن آخذ فترة بعد الظهيرة كاستراحة لأتمكن من العمل على تجربة "أخرى مع "بيني حقا ؟ |
| Bana söylediklerin dışında Penny ile arandaki ilişki hakkında bir şey bilmiyorum ayrıca bunu öğrenmek için herhangi bir method da bilmiyorum. | Open Subtitles | ليست لدي أية معلومات حول مواجهتك مع "بيني" غير التي زودتني بها ولا أملك أية طريقة لتعلم مثل هذه الأشياء |
| Her neyse, bunun Penny ile olan son şansım olduğunu biliyorum ve berbat etmek istemiyorum. | Open Subtitles | أيا كان, فكرت أن هذه ستكون فرصتي الاخيرة مع بيني" و لا أريد أن أخربها" |
| İkisiyle de arkadaşlığını tehlikeye atmadan Penny ile işlerin yürümeyeceğinden emin olmak ister misin? | Open Subtitles | أتريد أن تتأكد ألا يتطور وضعه مع "بيني" دون وضع صداقتك معهما على المحك؟ |
| Bu gece Penny ile randevum var ve sana telefonla ulaşabilmem mümkün olmadığı için... | Open Subtitles | الليلة موعدي مع "بيني", و حين لم أستطع أن ..أصلك عبر الهاتف |
| Peki, hatırladığım kadarıyla sanırım Penny ile ilgili en önemli şey yavaştan almak. | Open Subtitles | ,حسنا ما أستطيع أن أفكر به الآن ان اهم نقطة هي أخذ الامور مع "بيني" ببطء |
| Çünkü Penny ile olan durumundan dolayı üzgün ve bu konuda bir şey daha duyarsam kasıklarına tekmeyi geçireceğim. | Open Subtitles | ,"لانه مستاء من وضعه مع "بيني و إن سمعت عن ذلك مرة أخرى سأركله بين مبيضيه |
| Ben de Penny ile kalayım. | Open Subtitles | و أنا سأبقى هنا مع بيني في شقتها |
| Penny ile aramızda hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لا ليس هناك شيء بيني و بين بيني |
| Hayır, Penny ile işim bitti. | Open Subtitles | لا، أنا إنتهيت من بيني |
| Görünüşe göre iyileşmiş. Biraz önce kızı Penny ile konuştum ve o da onu karşılamaya gitti. | Open Subtitles | لا اعلم بيني قالت وانها ستلتقي به |