Bence bu gerçekten insan ömrünü farklı bir perspektife çekiyor. | TED | و باعتقادي أن من شان هذا الأمر أن يضع أعمار البشر في منظور مختلف |
İyi bir piskoposluk rahibidir. Dini görüşlerini bir perspektife oturtmanda yardımcı olacaktır. | Open Subtitles | سيساعدك على وضع كل أمور الدين هذه تحت منظور |
Sadece küçük dünyamızı bir perspektife yerleştirmiyor aynı zamanda gerçekten yalnız olduğumuza inanmayı güçleştiriyor. | Open Subtitles | هذا ليس فقط يجعل عالمنا المألوف كله في منظور جديد بل يجعل من الصعب تصديق أننا وحدنا حقاً |
Eğer perspektife dayalı çizim yaptıysanız bilirsiniz, bir şey ufka ne kadar yakınsa, o kadar küçük çizilir. | TED | إذا حاولت يوماً أن ترسم من منظور فأنت تعرف أنه كلما اقترب الشيء من الأفق كلما كان عليك أن ترسمه بشكل أصغر . |
- perspektife ihtiyacı var. | Open Subtitles | يحتاج إلى منظور لذلك |
Burada çalışıyorsun. Kariyerini bir perspektife koyuyorsun. | Open Subtitles | و ضع سيرتك المهنية في منظور |