| Biliyorum,biliyorum,çok kötüyüm ve bu yüzden peynirli kek alacağım. | Open Subtitles | أعلم، أعلم، أنا مقزز لهذا سأطلب كعكة الجبن |
| Her gecenin sonunda peynirli kek ve elmalı turta tamamen bitmiş olur. | Open Subtitles | عند نهاية كل ليلة كعكة الجبن وفطيرة التفاح يختفون بالكامل |
| Her gecenin sonunda peynirli kek ve elmalı turta tamamen bitmiş olur. | Open Subtitles | عند نهاية كل ليلة كعكة الجبن وفطيرة التفاح يختفون بالكامل |
| peynirli kek fabrikasına davet ettim. Nerede olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | وسنلتقي جميعاً بمطعم (تشيزكيك مِل) عوض ذلك، أتعرف مكانه؟ |
| Claire peynirli kek fabrikasına gitmiş, ve galiba Sadika'yı başka bir erkekle el ele görmüş. | Open Subtitles | كانت (كلير) في (تشيزكيك مِل) وتظنّ أنّها رأت (صديقة) هناك وهي تمسك بيد شاب آخر |
| Sana peynirli kek aldım. | Open Subtitles | إشتريت لك بعض فطائر الجبن |
| peynirli kek, senin yaptığın kek Sendeki o kek | Open Subtitles | كعكة الجبن , الكعكه التي تعملها تحصل عليها |
| Hayatımda yediğim en güzel peynirli kek bu. | Open Subtitles | ذلك أفضل كعكة الجبن التي أنا أَبَداً كَانَ عِنْدي! |
| Biraz peynirli kek al. | Open Subtitles | تناول كعكة الجبن |
| Yeni peynirli kek geldi. | Open Subtitles | كعكة الجبن الأخرى جاءتْ. |
| Ben peynirli kek servis ediyorum. İngilizcede "tatlı". | Open Subtitles | سأقدم تشيزكيك وتعني بالاميركية "حلوى" |
| Ben peynirli kek servis ediyorum. İngilizcede "tatlı". | Open Subtitles | سأقدم تشيزكيك وتعني بالاميركية "حلوى" |
| Bu arada, diğer peynirli kek fabrikasında... | Open Subtitles | "وبتلك الأثناء، في مطعم (تشيزكيك مِل) بالجهة المقابلة للمدينة..." |
| Bugün peynirli kek fabrikasında mıydın? | Open Subtitles | أكنت في (تشيزكيك مِل) اليوم؟ |
| Ben peynirli kek sevmem ki. | Open Subtitles | أنا لا أحب فطائر الجبن |