Seni görevlendirdiğim için şimdi pişmanım, ama artık bunun önemi yok. | Open Subtitles | الآن انا نادم علي توظيفك لكن ذلك أمر جانبي. |
Yaptığım yorumların siz ve sizin aileniz üzerindeki tüm etkilerinden pişmanım. | Open Subtitles | انا نادم بعمق على اى مشاكل او اى ازعاج تسببت فيه لك او لعائلتك |
Hayır, ben öğrettim ve pişmanım. | Open Subtitles | , لا , أنا من علمته إياها و أنا أندم على هذا |
Büyükannem bana tatlış der ve sana bunu söylediğime pişmanım. | Open Subtitles | جدتي كان تدعوني بـ أناناس ولقد ندمت على اخباركم بذلك |
"Bu yüzden sana çok kızmıştım ama şimdi pişmanım çünkü senin tabiatın böyle." | Open Subtitles | غضبتُ منك كثيراً وقتها لكنّي نادمة على ذلك الآن لأن هذا طبيعتك وروحك |
Ne olursa olsun Bay Briggs, size yardım edemeyeceğim için çok pişmanım. | Open Subtitles | على كل حال مستر بريجز يؤسفني اني لا استطيع خدمتك لماذا ؟ |
"pişmanım onunla harcadığım anlarıma" | Open Subtitles | أنا نادم على الدقائق المملة التي قضيتها معها |
Bilgin olsun, zaten doğduğuma pişmanım! | Open Subtitles | لمعلوماتك , انا مُسبقاً نادم على اليوم الذي وُلِدت فيه |
Ama pişmanım, çünkü dünyada biraz daha fazla yaşamak istiyordum. | Open Subtitles | لكنِّي نادم على ذلك، لأني أردت العيش على الأرض مدة أطول |
Ve pişmanım, çünkü o küçükken onunla fazla vakit geçirmedim. | Open Subtitles | و أنا نادم لإنه و هو طفل لم أكن أقضي الوقت الكافي معه |
Yaptığım seçimler nedeniyle çok pişmanım, fakat karşıma çıkacabilecek tüm sonuçları kabul ediyorum. | Open Subtitles | وأنا نادم على الخيار الذي قمت به لكنني سأتحمل العواقب كيفما كانت |
Hayatıma daha önce var olmayan bir değer kattı ve onun doğumuyla sonuçlanan her türlü kararımdan pişmanım. | Open Subtitles | إنها تعطي قيمة إضافية للحياة,قيمة لم تكن من قبل. و أندم على كل قرار أدى إلى ميلادها. |
Karalama olayından dolayı pişmanım. | Open Subtitles | أندم على الطعن فيه ربما أصدرت الحكم الخاطئ لى إدارته |
Değerli insanlarla, gereksiz şeyler uğruna boşuna harcadığım zaman için pişmanım. | TED | و ندمت على الوقت الذي ضيعت على أمور غير مهمة مع أشخاص يهمونني. |
Carl'ı kendim öldürmediğim için pişmanım. | Open Subtitles | لقد ندمت علي انني لم استطع قتل كارل بنفسي |
Bütün günahlarım için pişmanım. Seninkiler için de. | Open Subtitles | أنا نادمة على كل ذنوبي يا فينس وعلى ذنوبك أيضا |
Beklemekten, oluruna terk etmekten de, ...şifreli mesajlardan pişmanım. | Open Subtitles | كم يؤسفني الإنتظار ، الفقدان والرسائل المشفرة |
Tek bir şey yüzünden pişmanım. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي اندم عليه هو ان كل هذه الفوضى |
Hayatına bu kadar geç girdiğim için çok pişmanım. | Open Subtitles | ان الكثير من الأسف ، بدء حياتها حتى وقت متأخر. |
Ve ben... senin gibi arkadaşlara ihtiyaç duyduğum için pişmanım. | Open Subtitles | ويؤسفني التفكير من أي وقت مضى بأنني احتجت لأصدقاء مثلك |
Seni kocamla sevişirken bastığımda neyi yapmadığıma pişmanım, biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمين مالّذي ندمتُ عليه حقًّا؟ عندما دخلتُ عليك وأنتِ تضاجعين زوجي لم أقتلع رأسك الصغير من مكانه |
Eğer sadece bilseydin ki bu yolculuğu kabul ettiğime nasıl pişmanım sırf senden ve çocuklardan uzak olduğumdan değil ama ayrıca... | Open Subtitles | ... لو أمكنك ... معرفة ... مدى ندمي للموافقة ... |
- Ama bizim için en önemlisi pişman olmanız. - pişmanım. | Open Subtitles | لكن من المهم لك الندم على ما فعلت |
Nasıl da ikiniz için en iyi olanı her zaman yapamadım ve sizi zor duruma soktum buna pişmanım. | Open Subtitles | إن كنت فعلت الصائب لكلاكما و... ولقد وضعتكم بحالة صعبة... وأندم على هذا ... |
Ne olursa olsun, bu operasyona bulaştığımız için pişmanım. | Open Subtitles | إن كان لكلامي قيمة، فأنا نادمٌ على تورطنا في ذلك الحدث |
Ama bunun doğru olmadığını biliyorum ve çok çok pişmanım. | Open Subtitles | و علمت أن ذلك غير صحيح... و حقا شعرت بالندم |
- Bir daha o kelimeyi kullanma. - Geçmişinden utanmamalısın. - Tek bir şeye pişmanım. | Open Subtitles | الرجل لا يجب أن ياسف على ماضيه أنا فقط أأسف على شيىء واحد |