İzleme cihazı. pişman olacağın bir şey yapmadan önce. | Open Subtitles | جهاز تعقّب، لمصلحتك، قبل أن تفعل شيئاً تندم عليه |
İnsan içinde pişman olacağın bir şey söylemeden önce, yukarıya çıksak iyi olur. | Open Subtitles | حري بك الصعود لأعلى قبل أن تقول شيئاً تندم عليه أمام العامة |
Eğer güvenmezsen, sana söylüyorum hayatın boyunca pişman olacağın bir şey yapacaksın. | Open Subtitles | أؤكد لك أنك ستفعل شيئاً تندم عليه لبقية حياتك |
Ömrünün sonuna kadar pişman olacağın bir şey yapmana izin veremem. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أتركك تفعل شيئا ستأسف عليه لبقية حياتك |
Ömrünün sonuna kadar pişman olacağın bir şey yapmana izin veremem. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أتركك تفعل شيئا ستأسف عليه لبقية حياتك |
pişman olacağın bir şey yapacaktın. | Open Subtitles | قد تتهور وتفعل شيء تندم عليه بعد ذلك |
Ve pişman olacağın bir şey yapmak gibi. | Open Subtitles | أن تقترف شيء تندم عليه |
pişman olacağın bir şey söylemeden önce onun kız kardeşim olduğunu unutma. | Open Subtitles | قبل أن تتفوهي بأي شيء ستندمين عليه من فضلك تذكري أنها شقيقتي |
- pişman olacağın bir şey yapmadan önce. | Open Subtitles | - قبل ان تقدمين على فعل شيء ستندمين عليه |
Lütfen daha sonradan pişman olacağın bir şey yapma, Lucas. | Open Subtitles | رجاءاً لاتفعل شيئاً تندم عليه ، (لوكاس) |
Ve pişman olacağın bir şey yapmak gibi. | Open Subtitles | و إن فعلت شيء تندم عليه |
pişman olacağın bir şey yapma, Martin. | Open Subtitles | لا تفعل شيء تندم عليه |
Ömrün boyunca pişman olacağın bir şey yapma. | Open Subtitles | لا تفعلي شيء ستندمين عليه لبقية حياتك |