"pişman olduğum" - Translation from Turkish to Arabic

    • أندم عليه
        
    • أندم عليها
        
    • ندمت عليه
        
    Hayatımda, o geceden daha fazla pişman olduğum çok az şey var. Open Subtitles هناك القليل في حياتي الذي أندم عليه أكثر من تلك الليلة.
    pişman olduğum tek şey, o delikte boşa harcamış olduğum zamandır. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي أندم عليه هو الوقت الذي قضيته في تلك الحفرة أرضاً
    pişman olduğum bir sohbette size bahsettiğim mektup, evet. Open Subtitles رسالة ذكرتها لك أجل في خطاب أندم عليه
    pişman olduğum çok şey var, ama bu içlerindeki en büyüğü. Open Subtitles عندى أشياء كثيره أندم عليها, ولكن هذا أكبر شىء
    Tabii ki pişman olduğum, geri almak istediğim, yapabilecek olsam değiştireceğim şeyler var. Open Subtitles من الواضح أن هناك أشياء أندم عليها.. أشياء أريد أن أتراجع عنها ..أشياء أود أن أغيرها إذا كنت أستطيع
    Çünkü bir keresinde çok pişman olduğum bir şey yapmıştım. Open Subtitles لأنني ارتكبت أمراً مرةً والذي ندمت عليه كثيراً
    Hayatımdaki en pişman olduğum kavga buydu. Open Subtitles هذا الشجار كان أكثر شيء ندمت عليه في حياتي
    Kötü bir seçimdi fazlaca pişman olduğum birşey. Open Subtitles كان قرار سيء، شيء أندم عليه كثيراً.
    Ben hiç sarhoş olup pişman olduğum bir şey yapmadım. Open Subtitles لم أثمل قبلًا وأفعل شيئًا أندم عليه.
    Ve özellikle pişman olduğum bir tanesi var. Open Subtitles و شيء معين أندم عليه بشدة
    Ve bu gerçekten pişman olduğum bir şey. Open Subtitles وهو شيء أندم عليه جداً جداً
    Dan ile pişman olduğum bir şey yaptım. Open Subtitles " فعلت شىء أندم عليه مع " دان -
    pişman olduğum ve kafama dank eden şey Open Subtitles ما أندم عليه.. وقد تبين لي
    Biliyor musun, tek pişman olduğum şey seni Hemlock Grove'a çekmek için yapmam gereken hile oldu. Open Subtitles ما أندم عليه. سأخبرك به تزيفالحادثهلجلبكإلى هنا في( هيملوكغروف)
    Sana pişman olduğum birçok şey söyledim ve birçok şey yaptım. Open Subtitles إنّي قلتُ وفعلت أشياء كثيرة في حقّك أندم عليها.
    Geçen gece sonradan pişman olduğum bir sürü şey söyledim. Open Subtitles قلت الكثير من الأشياء التي أندم عليها تلك الليلة.
    Unutmadığım, pişman olduğum şeyler korktuğum için yaptığım şeylerdi. Open Subtitles تلك الأخطاء التي تبقى معي وتلك التي أندم عليها وتلك التي ارتكبتها بسبب الخوف
    Bin pişman olduğum şeyler yaptım. Open Subtitles أنا فعلت اشياء أنا حقا، حقا أندم عليها
    O olay benim çok pişman olduğum bir kaçamaktı. Open Subtitles كانت حادثة بسيطة أندم عليها بعمق
    pişman olduğum tek şey varsa o da çocuğu öldürmekti. Open Subtitles إذا كان هناك شئ قد ندمت عليه فهو قتل هذا الفتى
    - Pişmanlık mı? pişman olduğum şeyi altı ay önce yaptım zaten. Open Subtitles الشيء الذي ندمت عليه حدث منذ ستةِ أشهر
    pişman olduğum tek şey var. Open Subtitles هناك شيئٌ وحيد ندمت عليه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more