"pilsen" - Translation from Turkish to Arabic

    • بيلسن
        
    • بلسن
        
    Pilsen bölgesinde polislik yaparken, bunun gibi bir çok olayla karşılaştım. Open Subtitles في ذلك الوقت كنت أشرف على قسم شرطة "بيلسن"
    Yani, herneyse, arabama bindim ve Pilsen'deki eski evime gittim. Open Subtitles لذا، على أي حال، دخلت في سيارتي وقُدت إلى منزلي القديم في "بيلسن"
    Ve arabayı Pilsen'deki eski evime sürdüm. Open Subtitles "وقدت السيارة إلى منزلي القديم في "بيلسن
    Pilsen bölgesinde meydana gelen son on iki aylık uyuşturucu baskını raporları. Open Subtitles لعمليات الأعتقال المتعلقة بالمخدرات "في"بلسن خلال الأشهر ال 12 الماضية
    Bu herifler Pilsen'in hakimi değilse sadece telefon çalıyorlar demektir. Open Subtitles هذه العصابة لم تكن كبيره ابداً "في "بلسن لديهم سرقة الهواتف المحموله
    Pilsen katliamından sağ kurtuldu. Open Subtitles نجى من المذبحة التي وقعت في "بيلسن"
    1993 yılında, Pilsen polis merkezinde çalıştınız. Open Subtitles في عام 1993 عملت في مقر شرطة " بيلسن"
    Pilsen'da kendi başına zumba dersine mi geldin yani? Open Subtitles أتعنين القول أنكِ هنا فقط من أجل فصل "الزومبا" في (بيلسن) من تلقاء نفسكِ؟
    İki gün önce Pilsen'deki postaneden. Open Subtitles منذ يومان "على صندوق بريدي في "بيلسن
    East Pilsen'deki Dennis Novak mı? Open Subtitles (دينيس نوفاك) من شرقي "بيلسن
    Pilsen'deki vurulmayla ilgili. Open Subtitles (الأمر يتعلقُ بأطلاق النار في (بلسن
    Pilsen'de uyuşturucu araştırması yapıyoruz. Open Subtitles "نجريه في "بلسن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more