"piyasasını" - Translation from Turkish to Arabic

    • بسوق
        
    • الأسواق
        
    • سوق
        
    Enerji piyasasını maniple etmek senin fikrin miydi? Open Subtitles أكانت خطّة التلاعب بسوق الطاقة فكرتُك أنت؟
    Sanat eseri piyasasını bilirsiniz. Open Subtitles أنتِ تعرفين ما يجري بسوق الفن
    Robot-yağı piyasasını ben kontrol ederim! Open Subtitles ! أنا أتحكم بسوق زيت الروبوتات !
    Dünyanın en zengin adamlarından biri neden finans piyasasını yıkmak istesin? Open Subtitles لما قد يقوم واحد من أغنى رجال العالم بإسقاط الأسواق المالية؟
    Gönderdikleri adam Amerikan piyasasını kaybettiklerini söyledi. Open Subtitles الرجل الذي أرسلوه، نائب المدير قال أنهم خسروا الأسواق الأمريكية
    Duke'lar tüm bir donmuş portakal suyu piyasasını ele geçirecekler. Open Subtitles يا إلهي، آل "دوك" سيحتكرون سوق عصائر البرتقال المثلجة بالكامل
    Önce sadece gayri menkul piyasasını izleme niyetiyle başladı, ama sonra... ben kendimi güvensiz hissedip saçma bir arayış içine girdim. Open Subtitles فى باديء الأمر كان يراقب سوق العقارات ثم شعرت بعدم الأمان و كنت أبحث عن المتعة
    Enerji piyasasını maniple ettiğinizi biliyorum. Open Subtitles أعلم أنك تتلاعب بسوق الطاقة!
    10 yıl boyunca Rus piyasasını çökertip hükümet sırlarını satarak Sibirya boru hattı için sorun çıkardı. Open Subtitles عشرة سنوات مِن إنهيار الأسواق الروسية وبيع أسرار الحكومة (وتعطيل خطوط الانابيب الخاصة ب(سيبريا
    UNR gücünü kâr için enerji piyasasını maniple etmek amacıyla kullanıyor. Open Subtitles تستغلّ شركة "ألتما" قوّتها النافذة للتلاعب بأسعار سوق الطاقة بغية الربح!
    Küresel taklit tekstil piyasasını onlar yönetiyor. Open Subtitles انهم يسيطرون علي سوق صناعة الملابس المقلده
    Bizim teknolojimiz, sizin markanızla video oyun piyasasını sarsacağız. Open Subtitles ، لذا ، بتقنيتا الجديدة و علامتكم التجارية . سنسيطر على سوق الفيديو

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more