"planı olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

• لديه خطة
• أنّ لديه
• أن لديها خطة

Onu çeteden çıkaracak bir planı olduğunu söyledi.
قال انه لديه خطة ستبعده عن هذه الغوغاء ?

Merak ediyorum da acaba Bay Bush, Bandar'a endişelenmemesini yakında uygulanacak bir planı olduğunu söylemiş miydi?
أنى أتساءل إذا ما كان مستر بوش قد طمأن بندر ألا يقلق لأنه لديه خطة في الطريق

Annem Tanrı'nın hepimiz için bir planı olduğunu ve bizlerin bunun bir parçası olduğumuzu söylerdi.
لقدجعلتنيأميأؤمنبأن.. الرب الرحيم لديه خطة لنا جميعاً

Başka bir planı olduğunu bilmiyordum.
أنا لم أعرف أنّ لديه واحدة

Bajie bizi duvardan geçirecek bir planı olduğunu söylüyor.
باجي) يقول أنّ لديه خُطة لعبور) الأراضي الوعرة

Bir planı olduğunu söylüyor.
قالت أن لديها خطة

Annemi Rusya'dan çıkartmak için bana yardım etmek istiyor. planı olduğunu söyledi.
تُريدُ أن تُساعدني لإخراج أمي خارج (روسيا)، تقول أن لديها خطة

İki evren yok olduğunda sağ kalabileceği bir planı olduğunu düşünüyoruz.
نعتقد أن لديه خطة للنجاة حين ينهار الكونين

Bana bazı kararlar aldığını, kaçamayacağını, ortadan kaybolmak için bir planı olduğunu, ama yardım gerektiğini söyledi.
قال فقط انه قد اتخذ بعض القرارات و أنه لايمكنه تجاوزها وانه لديه خطة للأختفاء لكنها تتطلب مساعدة

Evrenin her insan için ayrı bir planı olduğunu bilsek de bir aile olarak böylesine güzide bir dostun aniden aramızdan ayrılışını kabullenmek oldukça zor bir durum.
وكعائلة، تعلم حتى أن الكون .لديه خطة لكل حياة أنسان إنه من الصعب تقبل فقدان مفاجئ .لشخص جيّد ومحترم

Ghost bir planı olduğunu söyledi ama bir süre ben o kadar da emin değildim.
أتعلم ، لقد قال جوست أن لديه خطة لكن لدقيقة لم أكُن مُتأكدة

Adamın kafası iyiymiş, bir planı olduğunu sanmıyorum.
الرجل كان منتشى جدًا , أشك انه كان لديه خطة متماسكة

TV'de söylediklerini hesaba katınca nasıl göründüğünün farkındayım ama önemli değil çünkü bir planı olduğunu biliyorum.
وأنا أعلم كيف يبدو، أمي، مع كل الاشياء انه كان يقول على التلفاز ولكن كل شئ عل ما يرام، لأنني أعرف أنه لديه خطة.

Bir "şu an" planı olduğunu söyledi.
بينما قال هو أن لديه خطة "في الحال" من أجل "سياتل جرايس"

Ajan McKenzie, Eleanor'u yakalamak için bir planı olduğunu söylüyor.
العميل (ماكنزي) يقول أنّ لديه خطة... لاستدراج (إلينور)

- Jane bir planı olduğunu söylüyor.
-جاين) يقول أنّ لديه خُطة) .

- Ama planı olduğunu söylemişti.
- لكنها قالت أن لديها خطة .