Bu durum, Almanlar'ın planladığı gibi Fransızları yavaşlatıyordu. | Open Subtitles | هذه الطوابير ستعوق خطوط الأمداد الخاصه بالحلفاء تماماً كما خطط الألمان للأمر |
İtfaiyeci kılığına giriyor, bina içine sis bombası yerleştiriyor, ama olaylar onun planladığı gibi olmuyor. | Open Subtitles | يتشكل على هيئة إطفائي يضع قنبلة دخانية في مبنى الشقة لكن الأمور لا تعمل كما خطط له |
Kaçmaya başladığı için kurbanı planladığı gibi gömememiş. | Open Subtitles | ولهذا ربما تركها القاتل والمطاردة هي سبب عدم دفن الضحية كما خطط له |
- Aynen ulu Tanrı'nın planladığı gibi. - 26 yaşında, okumasını bile bilmiyor. | Open Subtitles | - كما أراد الله بالضبط عمره ستة وعشرين ولا يستطيع حتى القراءة |
Ama Robert'ın planladığı gibi güneye doğru kaydırılması gerekiyor. | Open Subtitles | لكن سيتوجّب عليّ بأن أُعيد التوجيه للجنوبِ... كما أراد (روبرت). |
Yıpratma harbi, Montgomery'in planladığı gibi gidiyordu. | Open Subtitles | معركة الأستنزاف سارت (كما خطط لها (مونتجمرى |
Aynen planladığı gibi. | Open Subtitles | -تماماً كما خطط |
Her şey planladığı gibi. | Open Subtitles | -تماماً كما خطط |
Tam da planladığı gibi ziyafetine başlayacakken bataklığın içinden yükseldi korkunç bir canavar! | Open Subtitles | - لكن كما خطط ليبدأ وليمته ... .. - إذ صعد من الوحل وحش مُرِيعْ . |