Bu olayı titizle planlamışlar, o kadar kolay vazgeçmeyeceklerdir. | Open Subtitles | خططوا بدقة لهذا، إنهم لن يتراجعوا بسهولة |
Sanırsam böyle planlamışlar. | Open Subtitles | ولكن أعتقد هذه هي الطريقَة التي خططوا لها. |
Her şeyi önceden planlamışlar. | Open Subtitles | لقد خططوا الموضوع بأكملهَ |
Bunu planlamışlar, hiç şüphem yok suçu üstlenip hapse girmeye istekliler. | Open Subtitles | لقد خططو لذلك ، و ليس لدي شك في ذهني و يذهبون الى السجن |
Her şeyi en ince ayrıntısına kadar planlamışlar. | Open Subtitles | خطّطوا كُلّ شيءِ صح مِنْ البِداية |
Bunu planlamışlar mı? | Open Subtitles | أتقصدين أنهم خططوا لهذا؟ |
Her şeyi planlamışlar. | Open Subtitles | أنهم خططوا لكل هذا |
Herşeyi planlamışlar. | Open Subtitles | لقد خططوا لهذا الموضوع بكاملة |
Demek ki gerçekten bunu planlamışlar. | Open Subtitles | إنهم خططوا لكل شيء بالفعل |
Başkaldırı bile planlamışlar! | Open Subtitles | ...لذا لقد خططوا للإنقلاب أيضا |
O USB'yi bulmamızı planlamışlar. | Open Subtitles | هم خططوا لنا حيال الفلاش |
O USB'yi bulmamızı planlamışlar. | Open Subtitles | هم خططوا لنا حيال الفلاش |
Mary ve Catherine Henry'nin suikastini beraber planlamışlar. | Open Subtitles | ماري وكاثرين خططوا لقتل (هنري) معاً |
Burada tanışmışlar. Cinayetleri burada planlamışlar. | Open Subtitles | هذا هو المكان الذي إلتقيا فيه هذا هو المكان الذي خططو لعمليات القتل منه |
Cortez Caddesi'nde Isabella mürekkebe düşene kadar pusu planlamışlar. 4'ün anlamı saat dört. | Open Subtitles | لا ، لقد خططو لعمل كمين ل إيزابيلا في شارع كورتيز |
Karen kaçsın diye bunu planlamışlar. | Open Subtitles | خطّطوا هذا حتى (كارين) يمكنها أن تبتعد. |